Soğuk savaş sonrası yeni kurban

Malum, küresel güç merkezlerinin günümüzdeki en sıcak hesaplaşma sahası Ukrayna. ABD liderliğindeki Batılı ülkelerle Rusya arasında görülmemiş bir nüfuz savaşına sahne olan sınır ülkesinde askeri ve lojistik yığınak karşılıklı olarak devam ediyor. Küresel egemenler arasındaki restleşme, tehdit ve suçlamalar devam ederken cephe gerisinde de büyük bir kafa karışıklığı söz konusudur. Rusya-ABD arasındaki stratejik dengenin yeniden kurulmasında Ukrayna krizinin rolü üzerinde durulacak bir konudur; bu bağlamda ABD, Rusya ve AB jeopolitiği söz konusu, krizin Rusya, AB ve ABD açısından kısa vadeli sonuçlardan olumsuz bakılsa da asıl sorun muhtemel sorunların sümen altı edilmesidir. Kırım'ın Rusya'ya ilhakının uluslararası hukuk açısından etkileri çok tartışılan konuların başında gelmektedir. Soğuk Savaş sonrası dönemde uluslararası sistem ve buna bağlı olarak uluslararası güvenlik ortamının da değiştiğidir. Soğuk Savaş döneminde, iki kutuplu sistemin hâkim olduğu uluslararası sistemde tehdit, risk ve çıkar alanları, algılamaları basit ve net bir şekilde belli iken Soğuk Savaş sonrası dönemde tehdit ve çıkar algılamaları farklılaşarak karmaşık ve net olmayan bir hal almıştır. Batıda artan enerji maliyeti ve ucuz ulaşılabilir enerji alanı bakımından Rusya gerçeği batı açısından ciddi bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır, ancak bu durum karşısında batının eli ve kolunun bağlı olması, batı açısından bir çaresizlik olarak algılanmaktadır. ABD, batının bağımsız bir politika sürdürmesini arzu etmediği gibi, daha çok İngiltere eksenli jeopolitik Anglosakson geleneğine bağlı sürdürülebilir ve kontrol mekanizmasını elinde bulundurulmasını arzu etmektedir. ABD federal eyaletlere yetecek