Haydi koruyucu aile olalım!

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2025'in aile yılı ilan edilmesi dolayısıyla sene başından itibaren hem kamu kurumları hem de sivil toplum kuruluşları üzerinden bu bağlamda bir dizi proje gerçekleştirildiğine tanıklık ediyoruz. Gerek sosyal etkinlikler gerek kampanyalar gerekse akademik planlamalarla aile odaklı yoğun çalışmalar yapıldı, yapılmaya devam da ediliyor. Konuyla ilgili düzenlenen her etkinlik çok kıymetli ve yoğun bir emek istiyor. Aile mefhumu çeşitli kanallarla güçlendirilmeye, önemine dikkat çekilmeye çalışılırken toplumun sosyal dinamikleri de canlandırılmış oluyor.

Yapılan çalışmalar içerisinde üzerine çalışılan bir başlık dikkatimi özel olarak çekiyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının alanına giren koruyucu aile sistemi, gönüllü destek ve evlatlık sistemiyle birlikte yürütülüyor.

Gönüllü aile sisteminin spontaneliği, evlatlık sisteminin daha dikkat ve uzun süreç gerektiren müşkilatına karşın bir orta yol gibi görünen koruyucu aile sistemi daha kolay olması, sisteme giriş ve çıkış esnekliği, teşvik edici yönleriyle birlikte daha uygulanabilir görünüyor. Her üç sistemin de aynı hedef kitleye, devlet koruması altındaki çocuklara yönelik olması nedeniyle bu üç uygulama ailelerin bakış açısıyla avantajları üzerinden değerlendirebilir.

Koruyucu aile sistemi, başvuru koşullarının ağır olmaması, teşvik edici unsurlar, destekleyici öğeler gibi sebeplerle daha kolay hayata geçirilebiliyor. Şartların uygunluğuna karşılık ülkemizde bu sisteme yeterince ilgi gösterilmemesinin arka planında birçok sebep bulunabilir. Konuya ilişkin bir dizi sosyo-kültürel neden çıkarılabilir. Ben ise bu yazıda sosyo-kültürel tespitler yapmak yerine sistemin en çok ihtiyacı olan tanıtım ve duyurulmasına katkı sağlamak istiyorum.

Herhangi bir sebeple devletin kanatlarının altına aldığı 0-18 yaş aralığındaki çocuklara -en azından- yetişkinliğine yaptığı bu yolculukta katkı sunmak isteyenler olacaktır diye düşünüyorum. Aile bütünlüğü bir sebeple bozulmuş, sahip çıkacak bir yakını olmayan çocuklar için yardım eli uzatmak kişinin kendisine, çocuğa yapacağı bir erdemli eylemin ötesinde çok önemli toplumsal bir görev olduğuna inanıyorum.