Merz kontrolü mü kaybetti Berlin'de liderlik tartışması
Almanya siyasetinde taşlar yerinden oynuyor. Henüz iki ay önce kurulan koalisyon hükümeti, sıradan bir anayasa yargıcı seçimi nedeniyle büyük bir krizin ortasında. Kriz o kadar derin ki, siyaset kulislerinde artık açık açık "Kanzlerkrise" (başbakanlık krizi) konuşuluyor.
Ne oldu
SPD'nin Federal Anayasa Mahkemesi için aday gösterdiği hukuk profesörü Frauke Brosius-Gersdorf, CDU/CSU milletvekillerinin içerden organize ettiği bir direnişle engellendi. Oysa önceden mutabakat sağlanmış, adaylık CDU tarafından da onaylanmıştı. Ancak Meclis'te oylama günü geldiğinde, verilen sözler tutulmadı. Ortaklık hukuku bozuldu. Ve Merz liderliğindeki hükümetin üzerine kara bulutlar çöktü.
Aslında bu bir yargı krizinden çok daha fazlası.
Yaşananlar, koalisyon ortakları arasındaki güvensizliğin ve dağınıklığın açık bir göstergesi. Friedrich Merz'in ne SPD ile ne de kendi partisindeki milletvekilleriyle güvene dayalı bir yönetim kuramadığı artık net bir şekilde görülüyor. Gazetelere yansıyan bilgilere göre, hükümet içinden gelen değerlendirmeler, liderliğin zayıf, koordinasyonun ise neredeyse yok denecek düzeyde olduğunu doğruluyor.
Anayasa mahkemesi gibi bağımsız ve yüksek bir kurumun üyeliği, siyasi hesaplara ve güç mücadelelerine kurban ediliyor. Siyaset, yargıyı yeniden şekillendirme çabasına girişmiş durumda. Bu, hukuk devleti ilkeleri açısından endişe verici bir gelişme.
Diğer yandan sağlık sisteminde patlak veren milyarlarca euroluk açık, sosyal devlet yapısının da alarm verdiğini gösteriyor. 2027'ye kadar 17 milyar euroluk bir finansman açığı öngörülüyor. Bu açık nasıl kapanacak