KUR'AN VE İLİM haftalık seminerlerimizi 22 yıldır sürdürmekte olduğumuzu ve zaman zaman bu köşede bu çalışmalarımızdan notlar sunduğumu müdavim okuyucularım bilir; bugünkü yazımda 1172'inci hafta seminerimizden notlar sunuyorum 42 haftadan beri Ankebut Sûresi üzerinde çalışıyoruz Ankebut Sûresi 44'üncü ayet meali ile başlayalım "Allah kâinatı gerçeklikle yarattı. Müminler için onda kesinlikle bir ayet vardır. HalekaAllâhu's-semâvâti vel-arda bi'l-hakki inne fî zâlike leâyeten li'l-mü'minine." Ayette dikkat edilmesi gereken husus "müminler" ifadesi ile kimlerin kastedildiğidir. Bunun için Kur'an'da bu kelimenin geçtiği ayetlere bakalım ve aynı zamanda müminlerin vasıflarının neler olduğunu da görelim. "Müminler yalnızca Allah zikredildiğinde kalpleri tatmin olmayarak tasalanan ve onlara O'nun ayetleri aktarıldığında iman olarak artanlar ve yalnızca rablerine tevekkül ediyor olanlardır, salatı ikame edenler ve onları rızıklandırdığımızdan harcayanlardır. Onlar, onlar gerçek müminlerdir. Onlar için rablerinin indinde dereceler ve bir bağışlanma ve bir cömert rızık vardır." (Enfal 2-4) pushfn('ads'); Allah'ın zikredilmesi (anılması ve anlatılması) onlarda psikolojik bir etki yapar. Allah'ın ayetleri güvenlerini artırır. Allah'ı vekil kılarlar. Salatı ikame ederler. Harcama yaparlar. "İman eden ve hicret eden ve Allah'ın yolunda cihad edenler ve barındırıp yardım edenler, onlar, onlar gerçek müminlerdir. Onlar için bir bağışlanma ve cömert bir rızık vardır." (Enfal 74) Güvenirler. Hicret ederler. Allah yolunda cihad ederler. Barındırırlar. Yardım ederler. "Müminler yalnızca Allah'a ve elçisine güvenen sonra kafası karışmayan ve malları ve canları ile Allah'ın yolunda cihad edenlerdir. Onlar, onlar sadıklardır."