Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam…
Maide Sûresi ilk ayeti üzerinde durmaya devam ediyoruz…
Maide Sûresi "Ey iman edenler" diye başlar. Müminlere hitap eder. Medenî yani Medine döneminde nazil olan sûredir. İslâm düzeni yani barış düzeninin nasıl geleceğini anlatır. Kur'an'daki ilk sûreler ikiye ayrılır. 1- Devlet aşaması öncesinde yapılacaklar. a) En'âm Sûresi davetin şeklini anlatır. b) Âraf Sûresi katılanların dayanışmasını anlatır. 2- Devlet aşaması sonrasını anlatır. a) Enfal Sûresi savaş durumundan bahseder. b) Tevbe Sûresi savaş sonrası cihattan bahseder. Maide Sûresi ilk sekizli grup içindedir. Böylece Maide Sûresi'nin Kur'an'daki yerini daha net görüyoruz; Maide Sûresi siyasi organizasyondan bahsetmektedir. Yani nasıl teşkilatlanacağız Konusu anayasadır.
Maide Sûresi ilk ayeti "evfû bi'l-ukûdi / akitleri ifa ediniz / sözleşmeleri yerine getirin" dedikten sonra "uhillet leküm / size helal kılınmıştır" şeklinde devam eder…
***
"Akitleri ifa edin" dendikten sonra aralarında "Ve" harfini getirmeden helal ve haramdan bahsetmeye başlaması bize hangi akitleri yerine getirmemiz gerektiğini öğretmek içindir. Helal olan akitleri yerine getirin demekte, yani bu durumu kastetmektedir.
Helal olan akitler içinde mesela hayvanları alıp satmayı devlet güvence altına alır. Eğer senin helal olan koyununu çalarlarsa devlet onu tazmin eder. Dayanışma yerine getirir. "Kasame" budur. Yani zararları bölüşme demektir. Dayanışma ortaklığı içinde yapılır. Ama eğer domuz etini sattığından dolayı alacağın varsa onu dayanışma ortaklığı ödemez. Yahut senin domuzunu, senin rakını, senin sigaranı birisi çalsa devlet o davalara bakmaz.
Bu husus İslâm fıkhında tamamen belirlenmiştir.
Bu durum bugünkü ceza kanunlarında da yer almıştır.
Ama bunun Kur'an'daki ifadesini işte burada buluyoruz.
***
Kur'an'ın getirdiği düzenin temeli bir taraftan birliğin sağlanması, diğer taraftan insanın sonuna kadar hür olmasını sağlamaktır.
Kur'an düzeninde her aşirete Allah günde beş vakit namaz kılmasını emretmiştir. Namaz demek 'imam' demektir, 'cemaat' demektir. Ondan sonra da 'haftada bir Cuma namazını kılmalarını emrettiği kabile' seviyesidir. Onlu sistemi teşri etmiş olan Kur'an kabilesinin büyüklüğü bin aileden oluşacaktır. Aşiret on, karye yüz, kabile bin aileden oluşacaktır.