Eleştiri ahlakı

İnsan layüsel değildir… Kendini eleştiriden müstağni görenler tuğyana kapı aralamış olurlar…

Eleştiri kendimizi geliştirmek için gereklidir…

Akıl yürütmek, bilgi üretmek, sorunları çözmek akıllı olmanın gereğidir…

Aklî dönüklük, fikri uyanıklık bireysel ve toplumsal tükenişin habercisidir…

Seviyeli eleştiri bir yıkım değil bir inşa çabasıdır… Eleştirinin amacı muhatabımızı değersizleştirmek değil, doğruyu bulmak ve iyiliği çoğaltmaktır… Bu bakımdan eleştiri, bilgiye dayanmalı, hakikat içermeli, inşa ölçeğinde sürdürülmelidir…

Evet, eleştiri bilgi ve görgü kuralları çerçevesinde doğruları dillendirme biçimidir, yoksa insanları biçme ve bitirme operasyonu değildir…

Eleştiri kültür ister… Seviyeli eleştiri ise seviye gerektirir… Seviyesizlerin eleştirisi ise sorun ve sıkıntı demektir… Gereksiz ve amacını aşan eleştiriler bizi geri bırakır…

Temelsiz eleştiriler tembel zihinlerin aymazlığıdır…

Eleştirinin amacı kusur aramak değil, doğruyu yanlıştan ayırma gayretidir…

Bugün bu konuda temel sorunumuz; eleştirel aklı edindik fakat yeterince eleştiri ahlakına sahip olamadık…

Eleştirilerimiz ahlak temelli yürümüyorsa ortaya derin toplumsal yaralar çıkar…

Ahlaka dayalı bir eleştiri insanı büyütür, toplumu güçlendirir ve bizi hakikate taşır…

Demem o ki, eleştirel aklın mutlaka bir ahlakı olmalıdır… Eleştiri kültürünü kazanalım fakat eleştirimiz insan kıyımına dönüşmesin...

Eleştirel akıl adına egosunu yücelten, ön yargılarla kırıp-döken, kişisel öfkesini, kinini eleştiri ambalajı ile pazarlayanlara duyarlı olmak durumundayız…

Bu gibi marazi hallere, bağnazca tutumlara prim vermek zorunda değiliz...

Böylesi hastalıklı ruh haline sahip olanların eleştiri oklarından korunabilmek gittikçe zorlaşıyor…

Zihin yapıları, yargı kalıpları sürekli kusur aramaya kodlanmış bu davranış halini bir yaşam biçimine dönüştürmüşlerdir…

Sonuçta ne oluyor

Tepkisel eleştiri, karşı tepkiyi tetikliyor…

Akl-ı Selim'in süzgecinden geçmeyen ifadeler toplumsal ifsada neden oluyor…

Bugün hikmet ve hilim, insaf ve hakkaniyet, ahlak ve erdem içeren bir eleştiri diline ihtiyacımız var…

Eleştirel aklı savunurken öncelikle akıllı ve ahlaklı olalım... Teenniyi elden bırakmayalım... Ölçüyü kaçırmadan, ince bir anlayışla amaca hizmet edelim…

Yaptığımız eleştiri mi Yergi mi Sövgü mü Haddini aşmak mı

Adını doğru koymak durumundayız…

Eleştiri kültürü adına yola çıkan fakat yolda linç kültürüne dümen kıranların kötülüklerine saygı duymamızı kimse beklemesin...