"Sessiz Kuşağın Sesi YILMAZ HOCA"
Elimdeki kitap "Yılmaz Büyükerşen kimdir" sorusuna "Kim değildir ki İyi bir projenin iyi bir planlamayla olacağını en iyi bilenlerdendir ve efsane bir belediye başkanıdır" cevabını veriyor
Kitabın adı "Sessiz Kuşağın Sesi YILMAZ HOCA."
Yazarı, M. Behiç İstanbulluoğlu...
Anadolu bozkırındaki mütevazı bir kent olan Eskişehir'i yönettiği dönemde bir Avrupa kenti haline getiren Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'i anlatıyor bu kitap...
★★★
Bir kenti "Medeni" yapmak paradan geçmiyor, vizyondan geçiyor.
Yılmaz Hoca'nın vizyonu ve Türkiye'ye kattığı değerler siyaset üstüdür.
Eskişehir'i dünyanın yaşanabilecek kentleri arasında 3'üncü sıraya yükselten Yılmaz Büyükerşen, aslında "Cumhurbaşkanı" olacak bir adamdı.
Halkın Cumhurbaşkanı Adayı idi ama kendi partisinin (CHP'nin) yöneticileri tarafından engellendi.
Parti yönetimi Yılmaz Hoca'yı cumhurbaşkanı adayı yapmadığı gibi, 6'ncı defa Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı da yapmadı!
Halbuki o, 5 dönem (25 yıl) belediye başkanlığı yaptığı Eskişehir'de mucizeler yaratmıştı.
Ortaya konulan eserleri ben bizzat gördüğüm için bunu rahatlıkla iddia edebiliyorum.
CHP yönetimi son yerel seçimde Yılmaz Hoca'yı açıkça harcadı!
Niye
Yaşı ilerlemiş diye...
Oysa Yılmaz Hoca sapasağlamdır. Beyni, kendilerini genç sanan birçok siyasetçiden belki de yüz defa daha fazla işliyor, akıl melekeleri ve yaratıcılığı mükemmel çalışıyor.
Bilgi birikimi, deneyimi ve topluma bakış açısı hepsinden güçlü...
★★★
Kendisine "Yaşlı" diyenlere Yılmaz Hoca şöyle demişti.
"Akıl yaşta değil, baştadır. Ben belediyeyi ayağımla, kolumla yönetmiyorum, aklımla yönetiyorum."
Ulusça büyük gurur duyduğumuz Mimar Sinan, en büyük, en görkemli eseri olan Selimiye Camii'ni 1576 yılında 85 yaşında iken yapmıştı. Yani Yılmaz Hoca'yı "Yaşlı" diye aday yapmadıkları bir yaşta!
Yılmaz Büyükerşen "Yapacağım demeyi değil yaptım demeyi seviyorum" diyor, bilgi birikimi ve projeleriyle ülkeye hizmete devam ediyor M. Behiç İstanbulluoğlu'nun yazdığı "Sessiz Kuşağın Sesi YILMAZ HOCA" Büyükerşen'i daha yakından tanımak isteyenlerin zevkle okuyacağı bir kitap.
Turizmde kölelik fermanı!"Herkes gider Mersin'e, biz gideriz tersine"