Türkiye'nin Suriye hassasiyetleri

Suriye terörden tam manasıyla arınmadan, Suriye halk devriminin başarısının kalıcılaşması mümkün olamayacağı gibi terörsüz Türkiye hedefinin başarılı kılınması da güçleşir. Başta İsrail'in şer hevesi körelmedikçe de Suriye'nin terörden arınması zorlaşır. Suriye'de PKK yapılanmasının çözülmemesi için ABD'nin yeni yönetiminden çok daha fazla İsrail'in çabası öne çıkıyor.

Bu çabanın dayandığı temel refleks, İsrail'in Suriye'ye bakışıdır. İsrail için Suriye; sınırlarıyla, bayrağıyla, ülkesiyle, yönetimiyle bir devlet değil, tıpkı Filistin'e yaptıkları gibi istediğinde işgal edebileceği, kaynaklarına el koyabileceği, haritasıyla istediği gibi oynayabileceği, üzerinden koridorlar açabileceği kendine müzahir bir tampon coğrafyadır. Bu yaklaşım; Suriye devriminin toplumsal ve siyasi birliğe ve toprak bütünlüğüne dayalı güçlü bir halk iktidarının ve sağlam bir devlet yapısına kavuşmasını engellemeye dayalıdır. O yüzden İsrail, Türkiye'nin Suriye hassasiyetlerinden çok rahatsızdır.

O hassasiyetler ki, Cumhurbaşkanı Erdoğan son kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Türkiye'nin Suriye hassasiyetlerini kararlı bir biçimde bir kez daha ortaya koymuştur;

"Özellikle Suriye konusunda kimi aktörler, Türkiye'nin sabır taşının direncini sınamak yerine dostluğunun kıymetini bilmeli, buna göre söylemlerini ve politikalarını ayarlamalı, örgüt gibi değil, devlet gibi hareket etmelidir. Suriye'nin kalıcı huzura ve istikrara kavuşmasına kim engel olursa açık söylüyorum, karşısında Suriye hükümetiyle birlikte bizi de bulacaktır. Terör koridoruyla Suriye'nin parçalanmasına nasıl müsaade etmediysek başka koridorlarla bu ülkenin bölünmesine de aynı şekilde izin vermeyiz. Tekrar ediyorum, Suriye'de 8 Aralık öncesine geri dönüş diye bir ihtimal ortadan kalkmıştır. 8 Aralık devrimi ile birlikte bu ülkede artık yeni bir dönem başlamıştır. Suriye toparlandıkça istikrara ve huzura kavuştukça bunun kazananı tüm bölgemiz olacak, bölgedeki tüm halklar olacaktır. Türkiye bu yeni sürecin başarıya ulaşması için elinden geleni yapacaktır." Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu sözleri aslında başta İsrail olmak üzere, Suriye'nin huzurunun, iç barışının tesisini engelleyerek, Suriye üzerinden çıkar devşirmeye çalışan her ülkeye, her aktöredir.