Terörsüz Türkiye hedefinde gelinen aşama, sürecin bundan sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) nezdinde sürdürülmesine işaret ediyor.
MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli'nin TBMM'de tüm siyasi partilerin katılacağı, "Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu" kurulması önerisine yönelik harekete geçilmiş durumda. Bu noktada TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş'un siyasi parti ziyaretleri yapması gelinen aşamanın bundan sonraki seyrinin TBMM'deki zeminini yapılandırıyor. Sürecin son derece şeffaf ve en geniş mutabakat zemininde işlemesi gelinen aşamanın en can alıcı boyutunu oluşturuyor.
Bundan sonra gerekli olan siyasi ve hukuki adımların TBMM çatısı altında gerçekleşmesi, sürecin hedefe ulaşmasında son derece büyük önem arz ediyor. Terörsüz Türkiye hedefi, dar siyasi hesaplara, parti çıkarlarına, oy hesaplarına asla kurban edilmemelidir. Siyasetin, demokrasinin, seçmen hukukunun korunup kollanması şiddetin, silahın, terörün en ufak gölgesinden dahi arınmasıyla mümkündür. Bu gölgenin kalkması demokrasiyi ve siyaseti güçlendirecek, iç bütünleşmemizi sağlam kılacaktır. Bundan herkes kazançlı çıkacak. Zira ülke kazanacak, millet kazanacak. Bundan sadece Türkiye değil, başta Suriye, Irak olmak üzere tüm bölge kazançlı çıkacaktır. Terörden arındırılabilmiş bölge, sömürgeci, işgalci, bölücü emperyalizmin, soykırımcı Siyonist şebekenin şer heveslerini de kursaklarında bırakacak, mazlum halklar nefes alacak, huzura, refaha kavuşma imkanına sahip olacaktır.
Bu denli önemli ve geniş etki düzeyini ortaya koyması, bu sürecin başarıya kavuşmasını istemeyeninde çok olmasına yol açıyor. Ancak kararlılık ve engeli aşabilme iradesinin gücü tüm bu engelleri ve süreci baltalama çabalarını boşa çıkarma, püskürtme imkanına da sahiptir.
Azerbaycan dönüşü gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir kez daha Suriye'nin toprak bütünlüğüne işaret ederek, terörsüz Türkiye hedefinin, terörsüz Suriye hedefiyle iç içeliğini ortaya koymuş oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK terör örgütünün silah bırakması ve bunun Suriye boyutuna ilişkin bir soruya verdiği yanıtta şu hususları ifade etti;
"Suriye'nin toprak bütünlüğü, üniter yapısı ve millî birliğinin mutlaka korunması lazım. Varılan mutabakatı olumlu karşıladığımızı daha önce ifade etmiştik. Ama görüyoruz ki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) hala oyalama taktiklerine devam ediyor. Bundan vazgeçmeleri şart. Alınan kararların uygulamasını çok yakından takip ediyoruz. Aslolan sözlerin mutabakattaki takvime uygun şekilde hayata geçirilmesidir. Suriye Cumhurbaşkanı Sayın Ahmed Şara ile görüşmelerimiz bu yönde oldu. Terörsüz Türkiye sürecinde hamdolsun sorun, sıkıntı görünmüyor. Gelişmeler güzel, olumlu istikamette devam ediyor. Birkaç çatlak sese rağmen verilen mesajlar gayet makul, müspet ve yapıcı. Tabii her yeni aşamada umutlarımızla birlikte yükümüz de artmakta.

81