Şam rejimiyle normalleşmenin olup olamayacağına dair tartışmalar gündemdeki yerini koruyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın; Suriye'nin terörden arındırıp, işgalden kurtarılarak, toprak bütünlüğünün korunmasına dair kararlılığı sürüyor.
Bu konuda Türkiye açısından en ufak bir geri adım düşünülmez. Ancak bu noktada esas olan Esad'ın ne yapmak istediğidir. Türkiye'nin Suriye'deki teröre ve arkasındaki emperyalizme karşı mücadelesi, Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlayan bir mücadeledir. Sahada ki bu gerçeği ülkesi adına kıymetlendirmeyen Esad'ın, özel bir niyetinin olduğu sonucu doğar.
Son günlerde yaptığı açıklamada yer alan; "teröre desteğin durdurulması ve Suriye'den kuvvetlerin çekilmesi konusunda Türk yetkililerden bir şey işitmedik" vurgusu, sorunludur,Suriye'nin içine düştüğü kötü manzaradan rahatsızlık duymama halidir. Bu sözleri yıllardır söylemesi gereken adres ABD'dir. Topraklarını DEAŞ terör örgütü bahanesiyle PKK eliyle işgale uğratan ABD'dir ve Türkiye bu terör işgaline karşı mücadele etmektedir. Esad'ın sahadaki gerçeklerden uzak, Suriye'nin başına gelenlere yönelik kayıtsızlık içeren bir tutumu, Türkiye kırgınlığıyla açıklanamaz. Suriye esasen fiili olarak çökmüş bir devlet(Failed State) durumundadır. Çünkü topraklarında terör örgütleri alan hakimiyeti kurmuştur, ülke içinde başka ülkelere bağlı milis güçleri, orduları bulunmaktadır.
Güncel durumu gösteren bir Suriye haritası önünüze koymak isterseniz, önemli bir bölümünün üstelik en kıymetli bölümünün üzerinde PKK terör örgütü yazılı olduğunu görürsünüz. Fiili olarak işgal edilmiş bu bölüm ABD şer arzusu olarak adım adım parçalanmaya doğru gitmektedir. Bu bölümde sözde yerel seçim tarihi peş peşe ertelenmiş te olsa günün birinde yapılacağının duyurulması, asıl şer hedefin hazırlıyıcısı olan ABD'nin buna ilişkin henüz şartlar oluşamadığı için ertelemenin olduğunu ifade etmesi, herkesten önce ve herkesten çok Şam rejimini, Esad'ı rahatsız etmesi, uygkularını kaçırması gerekir. Rusya'yı Suriye'ye çağıran Esad'ın önceliği bu olması gerekirken yani hem PKK tereör örgütüne hem de PKK'yı meşrulaştırmak için kullanılan DEAŞ terör örgütüne karşı mücadeleye girişmesi gerekirken, kılını kıpırdatmadı.

161