Eli kanlı, bebek katili Netanyahu Birleşmiş Milletler (BM) kürsüsünde konuştu. Aslında konuşmasıyla bir kez daha o kürsüyü rezilce kirletti. İnsanlık adına utanç dolu bir kara lekeyi yine BM'ye sıçratmış oldu.

BM'nin; mazlumları koruyup, kollamasında, barışın, hakkın, hukukun, adaletin sağlanmasında zorunlu rolünü yok eden işgalci İsrail bir kez daha BM'ye darbe vurdu. Soykırım yaparak, çocuk, bebek katliamlarına pervasızca başvurarak, BM'yi yok etmiştir.

Yine BM kürsüsüne çıkarak, yine yalanlarla kurulan şer cümlelerini sıralayarak ve yine pervasızca Filistin topraklarını, Batı Şeria ve Gazze'yi "İsrail" olarak gösteren bir haritayı göstermiştir .

Başından beri heveslendiği şer hedefini bir kez daha ortaya koymuştur. Gazze'yi de ele geçirerek, Lübnan-Suriye- Irak eksenini de kendine müzahir kılarak, emperyalizmin Doğu Akdeniz'de yeni sömürge jeopolitiğinin terör karakolu rolünü hayata geçirmeye çalışmaktır. Hamas,Hizbullah bahaneleri şer hedefinin gerçek dışı bahaneleridir.

Bebek katili Netanyahu; "ABD'nin koruyucu gücüyüz, ABD'nin düşmanlarıyla savaşıyoruz" sözleriyle sömürgeci emperyalizmin siyonist, işgalci, terör karakolu olduğunu ortaya koymaktadır.

Filistin topraklarında işgalci olan İsrail; gayrı ahlakidir, gayri hukukidir, gayri meşrudur ve gayri meşru olanın meşru müdafaa hakkı yoktur. Bu yüzden de bölgenin haritasında İsrail; kendine ait sınırları olan bir ülke olarak değil, Filistin topraklarını işgal etmiş bir işgalci unsur olarak gösterilmelidir.

Bebek katili Netanyahu'nun, BM kürsüsünde yalanlarını sıralayarak yaptığı şer konuşması; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir gün önce aynı kürsüden tüm gerçekleri yüreklice ortaya koyduğu tarihi konuşmasından duyduğu rahatsızlığının dışavurumudur.