Daha başlığı okuyunca, burnunuzu kıvırmış olmalısınız. Benim gibi kokular konusunda hassassanız, etrafa bakınmış bile olabilirsiniz.

"Koku" dendiğinde Süskind'in aynı isimli kitabı ya da Al Pacino'nun "Kadın Kokusu" filmi hatırlanır. Benim içinse, Baudelaire'in "Paris Sıkıntısı"daki "Köpek ve Şişe" yazısıdır koku. Bulup okuyun, çarpıcıdır.

Somali'nin "koktuğunu" söyleyerek ülkeyi aşağılayan Trump, kontrol edilemez bir nobran, doğru. Dünyanın geri kalanı, durumu artık normalleştirdi. Üstelik sadece "ülkeleri kokuyor" deyip bırakmadı, Somalili siyasetçi üzerinden "çöp" benzetmesi yaptı. Somali Başbakanı Barre, Afrika halklarına özgü "cool"lukla, Trump'ı yanıtladı: "Açıklamalarını reddediyor ve cevap vermek istemiyoruz."

Seçildiği günlerde, bu köşede, Trump'la iletişim kurma rehberini yazmış biri olarak, onun üslubundan rahatsız değilim. Zira o nobran üslup, geçen yüzyılda kendileri tarafından özenle gizlenen gerçeklerin üzerindeki örtüleri kaldırmaya yarıyor;

"ABD kültürü"nün dışında kalanlara üstten bakışılarını ortaya koyuyor.

Kendisiyle iş birliği yapmayanları bekleyen sonu gösteriyor.

"Batı"dan "doğu"ya bakışın insana dair değerler üzerinden değil, narsistik olduğunu kanıtlıyor.

"Evrensel değer"in, medya ve geniş anlamda kültür endüstrisi tarafından biçimlendiğini gösteriyor.

Özetle, Trump'ın üslubu, postmodern dünyanın "maskeleri düşürme" haliyle örtüşüyor.

Biz dans etmeyiz

Trump seçim kampanyasını, ellerini yumruk yapıp dans ederek yürüttü. Askeri törenlerde, basın toplantılarında dans ediyor, ortam yumuşuyor.

Venezuela'da Maduro da barış mesajını Trump'a, onun gibi dans ederek iletti. Diplomaside "dans dili"nden söz edebiliriz artık. Eğlenceli. Ve fakat ben, bizdeki siyasetçilerin, örneğin Bakan Fidan'ın sallanarak dans ettiğini düşünemiyorum. Ruha ters. Kültürümüzde erkeklerin kıvırarak dans etmeleri, pek hoş karşılanır şey değildir.

Bizde erkekler zeybek oynar, halay çeker. Ağır takılırlar. Bence de zeybek oynamak, kalça kıvırmaktan daha çekicidir.

İletişim notları

Bir, Putin ve Şi Cinping'in iletişim tarzına dikkat edin. Trump ne kadar kaos odaklıysa onlar söylem ve eylem olarak tam tersini yapıyorlar. ABD'nin dünyayı yorduğunu çözmüşler.

İki, fon vurgunundan bankacı Seçil Erzan 102 yıla mahkûm oldu. Suç cezasız kalmadı, güzel. 280 Km hızla kırmızı ışıkta bekleyen bir öğretmeni öldüren katil 24 yıl alıyor. "Neden parayı çalan, insanı öldürenden daha ağır ceza alıyor" sorusu bir bende mi var Ben fon davası yargıcından, para kaptıran futbolcular ve teknik adamlar için de "çok kazanma iştahlarına gem vurmaları gerektiği yönünde" bir ahlak tavsiyesi bekledim.