Birçok ülkede hükûmetler değişmeye başladı. Bazı ülkelerise ekonomi yönetimlerinde ve Merkez Bankası yöneticilerinde değişime hazırlanıyor. Bazı ülkeler tarihsel alışkanlık sebebiyle dolarizasyon içinde. Elbette bunların neredeyse tamamı gelişen ülkeler. Bundan önceki idarelerin önemli kısmı rakamları eğip bükmek, dengesizliği denge olarak lanse etmek, merkezden yönetmek için diploması parlak ama tecrübesiz insanları göreve getirmek, mega projelere kaynakları harcayıp sosyal adaleti sağlayamamak, hiçbir zaman işlev göremeyen tavan veya taban fiyatlar uygulamaları yapmak yoluna girdiler.
Çok sayıda ülke ve bölgeye seyahat ettiğimde, kültür ya da yaklaşım farkı gözetmeksizin yapılan hataları tek tek not ettim. Dolayısıyla göreve yeni gelecekler için evrensel bir reçete hazırladım. Daha öncekilerin hatalarını tekrarlamamak için de hatırlatmalar yaptım.Aşağıda, kapsamlı reform paketinin detaylarını ve bunların muhtemel avantajlarını ve bunu yaparken kimlerin menfaatine dokunacağını açıkladım.Acilen uygulanması gerekenler:1. ResmîRakamların Gerçeği Yansıtmasını Sağlamak:Enflasyon ve büyüme gibi göstergelerin doğru ve şeffaf şekilde hesaplanması, ekonomide gerçek durumu görmeyi sağlar. Bu hem politika yapıcıların hem de vatandaşların bilinçli kararlar almasını kolaylaştırır, güveni artırır ve piyasalarda istikrar sağlar. Dolayısıyla öncelikle resmîrakamları açıklayan kurumları denetlemek, uluslararası hesaplamalar ve gerçeklerle ilgili oynamaların olup olmadığını tespit etmek gerekir. İlk iş bu olmalı.2. Döviz Kuru Hakkında Gerçekçi ve Kademeli Serbestlik:Döviz kuru dalgalanmalarının kontrol altında tutulması, ekonomi yönetimlerinin genel hastalığıdır.Kademeli ve gerçekçi bir serbest piyasa ortamında, piyasaların kendini yenilemesi ve dövizde serbestlikle istikrar sağlanması maliyetleri azaltarak fiyat istikrarına katkı sağlar. Kontrol ettikçe döviz kurlarının sert yükselişler yapması kaçınılmaz olur. Ayrıca kontrol edilen döviz kurları enflasyonla şişen millîgelirin dolar cinsinden ifadesini lüzumsuz şekilde büyütür. Bu da "illüzyon" oluşturur. Zenginleşiyormuş gibi gözüküp fakirleşme gerçekleşir.3. Kamuda Kalıcı ve Ciddi Tasarruf:Devletin mali disiplinini artırması, bütçe açığını azaltır, yüksek faiz maliyetlerini düşürür ve enflasyonla mücadele açısından kritik öneme sahiptir. Bu hem faizleri düşürür hem de kamu kaynaklarının özellikle eğitim, sağlık ve altyapı gibi alanlara yönlendirilmesini sağlar. Ancak, kamu büyüdükçe tasarruf etme imkânı azalır. Dolayısıyla kamuyu küçültmeden tasarruf etmek imkânsız hâle gelir. Bu bir siyasi tercihtir. Halkın refahını önemseyenler tereddüt etmeden bunu yaparlar.4. Diplomaya Göre Değil, Tecrübeye Dayalı Atamalar:Yöneticilerin liyakatine ve tecrübesine göre belirlenmesi, kamu yönetiminde verimliliği artırır. Bu sayede, ekonomik ve yapısal reformların etkili şekilde hayata geçirilmesi sağlanır, devlet yönetiminde güven artar. Ancak her şeyi merkezden yönetme hevesi sebebiyle, parlak diplomalı ama tecrübesiz kişiler görevlere atanır. Çünkü "marifetli" değil "malumatlı" kişiler hep söz dinlerler. Enflasyonla mücadele etmek ve ekonomik sorunların üstesinden gelmek için vatansever, cesur, inisiyatif alan, tecrübeli, basiretli ve daha önceki görevlerinde başarı kazanmış kişileri tercih etmek gerekir.5. Mega Projeleri Gündemden Kaldırmak ve Destek Mekanizmalarını Yeniden Yapılandırmak:Bürokrasi ve israfın önüne geçmek, bir el konmuş projeleri yeniden değerlendirmek veya durdurmak, kamu kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlar. Bu da enflasyonla mücadelede maliyetleri düşürürken, dar gelirli ve emekli vatandaşlara doğrudan destek sağlar. Vatandaşın refahı, "en yüksek" ya da "en büyük" binalara ya da tesislere sahip olmaktan daha önemlidir. Bunlara sahip olunca vatandaşın refahının arttığına dair tarihte herhangi bir örnek yoktur.6. Piyasa Denetimlerinin Etkinleştirilmesi:Fiyat istikrarını sağlamak ve haksız rekabeti önlemek için piyasa denetimlerinin güçlendirilmesi gerekir. Bu sayede, fiyat artışları kontrol altına alınır ve enflasyonist beklentiler azaltılır. Gelişen ülkelerde maalesef bu iş savsaklanır. Göstermelik olarak bazı dönemler uygulanır sonra menfaat çevreleri bunu engeller ya da gündemden çıkarır.7. Zorunlu Malların Üzerindeki KDV'yi %1'e indirmek:Sade vatandaşın hayatını kolaylaştıracak mal ve hizmetlerin listesini 21. Yüzyıla uygun parametrelerle hazırlamak ve dolaylı vergileri en düşük seviyeye indirerek hayat pahalılığını azaltmak. Etkin fiyat kontrolüyle uygulamanın başarısını sağlamak.Orta vadede yapılması gerekenler...8. Tarım ve Gıdada Kendine Yetme ve Monopol-Oligopolü Ortadan Kaldırmak:Gelişen ülkelerde tarım ve gıda her zaman problemli alanlar meydana getirir. Haksız kazanç ve zenginleşme buradan başlar. Enflasyonun temel sebebidir, hayat pahalılığının kaynağıdır. Eğer cesur bir hükûmet ya da yönetim tekelleşmiş yapıları bertaraf ederse, gıda fiyatlarındaki oynaklık azalır ve halk daha uygun fiyatlı temel gıdalara erişim sağlar. Bu durum hem enflasyonu düşürür hem de dayanışmayı güçlendirir. Tarladan tezgâha kadar ulaşım yollarındaki verimsizlik ve taşımadan kaynaklanan zararları da önlemek önemlidir.9. Maliyetleri Düşürecek Altyapı ve Ticaret Düzenlemeleri:Lojistik ve altyapıya yatırımlar yaparak mal ve hizmet akışını hızlandırmak, maliyetleri azaltır. Gümrük ve vergi politikalarının optimize edilmesiyle haksız kazançların önüne geçilir ve piyasa düzeni sağlanır. Hükûmetin asli görevi mal ve hizmet üretenlerin maliyetini düşürecek altyapı yatırımlarını yapıp, vatandaşa makul fiyatlardan satış yapılması için ikna etmektir. İş dönüp dolaşıp "refah" meselesinin önceliklendirilmesine çıkıyor.