Bir adaletsizlik düşünün... Öyle bir adaletsizlik ki binlerce çocuk, kadın, yaşlı öldürülüyor; şehirler haritadan siliniyor; camiler, kiliseler, okullar, hastaneler yerle bir ediliyor. Ve dünyanın en büyük spor kurumları, "spor siyasetten bağımsızdır" yalanına sığınıp üç maymunu oynuyor. Evet, Gazze'de tam olarak bunlar yaşanıyor. FIFA da UEFA da bu vahşetin sessiz ortakları olmaktan bir adım geri atmıyor.

2022'de Rusya, Ukrayna'ya askeri müdahalede bulunduğunda, FIFA ve UEFA yıldırım hızıyla harekete geçmişti. Ne demokrasi, ne insan hakları, ne de çocuk ölümleri üzerine bir tartışmaya gerek duydular. Bir sabah kalktık, Rus millî takımlarının ve kulüplerinin tüm uluslararası organizasyonlardan men edildiğini öğrendik. O gün "Futbol siyasete karışmaz" diyen bir kişi bile çıkmadı. Tam aksine, bu kararlar "insanlık dersi" diye alkışlandı.

Peki Gazze'de ne oluyor Rusya'nın Ukrayna'da yaptıklarının çok daha ağırı aylardır İsrail tarafından Filistin halkına reva görülüyor. Gecesi gündüzü yok; bombalar yağıyor. Bilinen 50 binden fazla insan katledildi. Kaybolanlar, enkaz altında kalanlar, toplu mezarlara gömülenler bu sayıya dahil bile değil. On binlerce çocuk yetim kaldı. Gazze'de futbol oynayacak çocuk kalmadı desek, abartmış olmayız. Ve FIFA ile UEFA'dan hala bir satırlık açıklama bile gelmedi.

Bugünlerde Celtic tribünlerinden yükselen "İsrail'e Kırmızı Kart Göster" çağrısı sadece bir slogan değil, insanlığın çığlığıdır. İskoçya'dan İspanya'ya, İtalya'dan Türkiye'ye, Latin Amerika'dan Asya'ya kadar dört bir yanda yükselen protestolar, futbolun gerçek sahibi olan taraftarların susmayacağını haykırıyor. La Liga'da binlerce insan kırmızı kart kaldırıyor. Serie A'da "Soykırımcı İsrail'e Kırmızı Kart" pankartları açılıyor. Galatasaraylılar "Filistin özgür değilse dünya esirdir" diye bağırıyor. Bursaspor'dan Sao Paulo'ya, Malezya'dan Colo Colo'ya kadar herkes aynı soruyu soruyor: FIFA ve UEFA daha neyi bekliyor

Ama cevap çok net: İsrail'e ceza vermek için ölenlerin sayısı belli ki hala yetersiz. On binlerce can yetmedi. Demek ki vicdan teraziniz daha fazla kan istiyor. Rusya söz konusu olunca insan haklarını bayraklaştıran UEFA, İsrail karşısında suskunluğunu bozmamakta kararlı.

Peki biz bu sessizliğe ortak olacak mıyız

Hayır. Çünkü biz kanın rengine, coğrafyasına, ölenin inancına göre adalet dağıtanlardan olmadık, olmayacağız.

Norveç kulübü BodoGlimt gibi, bu soykırımın karşısında durmak artık bir tercih değil, bir mecburiyet haline gelmiştir. Oynadıkları maçın tüm gelirini Gazze'ye bağışladılar. "Spor siyasetten bağımsızdır" yalanını yerle bir ettiler. "Ya insanlığın yanında olacağız ya soykırımın ortağı" dediler.

Şimdi soruyoruz: Siz hangi taraftasınız FIFA UEFA, sen hangi saftasın

Bu sorunun cevabını artık bütün dünya bekliyor. Ama unutmayın: Zaman dolmak üzere. Bu vahşet karşısında hala susanlar, tarihin en kara ve en karanlık sayfalarında yerini alacak. Filistinli çocukların isimleriyle yazılmış bir utanç listesi oluşacak ve o listede FIFA ile UEFA başı çekecek. O gün geldiğinde hangi kupayı hangi statta kaldırırsanız kaldırın, hangi finali hangi şehirde oynarsanız oynayın, milyonların aklında tek bir şey kalacak: