Sözün en güzelini söyleyin, Sözün en güzeli 'la ilahe İllallah'tır

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) buyuruyor: "Çocuklarınız yedi yaşına geldiklerinde namaza zorlayın. Dokuz yaşına geldiklerinde yataklarını ayırın, ayrı yatırın, artık sizin yataklarınızda yatmasınlar. On yedi yaşına geldiklerinde evliliğe uygunsa evlendirin." Ve çocuğunuzu önünüze oturdun ve şu şekilde dua edin: "Evladım, Allah seni bana dünya ve ahirette imtihan ve ceza sebebi yapmasın." Sözün en güzelini söyleyin, Sözün en güzeli 'La ilahe illallah'tır. Kötü söz söylemeyin. Selamı yaygınlaştırın. Genç yaşlıya, yürüyen oturana, az olan çok olana selam verir. Selam Müslüman'a verilir, kâfire selam verilmez, "Selamünaleyküm" diye selam verilir, karşıdaki de en güzel şekilde ve fazlasıyla cevap vermelidir: "Ve aleykümselâm ve rahmetullahi ve berekatüh." Tabi selam verilmeyecek özel durumlar da vardır, Kur'an okuyana, namaz kılana, yemek yiyene, hutbe esnasında, ezan okunurken, tuvalette selam verilmez. Selam vermek, ben sana kindar değilim kalbimde sana karşı muhabbet var anlamına da gelir. Küsler arasında ilk selamı veren daha çok mükâfat alır. Yine hadis-i şerifte, "Sıla-i rahim yapın. Geceleri kalkın, teheccüd namazı kılın. Böyle yaparsanız afiyetle cennete girersiniz" buyruluyor.

HANIMLARINIZA HURMA YEDİRİN VE SÖZÜ GÜZEL SÖYLEYİN

"Lohusa kadınlara hurma yedirin. Hurma, çocukların halim selim doğmasına vesile olur. Hurma, Meryem'e yedirildiği için en faziletli meyvedir. Hurmadan daha güzel bir şey olsaydı Allah Hz. İsa'nın annesine Hazreti Meryem'e onu yedirirdi" buyuruyor Sevgili Peygamberimiz. Bir diğer hadis-i şerifler şunlardır; "Müminlerin küçük yaşta vefat eden çocukları, cennette bir dağda bulunur. Onların terbiyesini Hz. İbrahim ve Sare validemiz yapar." "Başkalarına dinde, bedende, malda ve ailede afiyet dileyin. Allah da size afiyet verir." Müminlere selamet dile böyle yaparsan Allah sana afiyet verir. Sen nasılsan başına o gelir. Sen başkasına kötülük dilersen kötülük gelir seni bulur. Bu hadis-i şerif de Abdullah bin Amr'dan rivayet edilmiştir. Allah onlardan razı olsun. Yine bir hadis-i şerifte buyrulur ki "İhtiyacınız olursa merhametli insanlardan isteyin, katı kalplilerden değil. Yumuşak kalpli insanlardan isteyin katı kalplilerden isterseniz amacınıza ulaşamazsınız, isteğinizi yerine getiremezsiniz, hedefinize ulaşamazsınız, Allah'ın gazabı katı kalpliler üzerindedir." Katı kalplilik, kimseye merhamet etmemek büyük günahlardandır. Merhamet yumuşak kalplerde olur. Merhametli kimselerde Allah'ın rahmeti bulunur, bu rahmet sayesinde onlar da insanlara yardım ederler.