Kıbrıs'ta GYÖ aldatmacası

Kıbrıs sorununa aşina olanların sıkça duyduğu GYÖ'nün açılımı "Güven Yaratıcı Önlemler"dir. Yani iki toplumun birbirine olan güvenini artıracak önlemler. Yarım asrı aşan görüşmelerde sıkça gündeme gelen bu tanım, maalesef sadece Kıbrıs Türklerinin atması gereken adımlar olarak ortaya konmuş, Rumlar GYÖ'leri kendi çıkarlarına uygun şekilde ele almışlardır. Bilindiği üzere 21 Aralık 1963 günü Rumların, -aynen Girit'te yaptıkları gibi- adada yaşayan Kıbrıslı Türkleri silahlı saldırılarla yok edip adayı Yunanistan'a bağlamak amaçlı başlattıkları saldırılar, 1974 yılında adanın bölünmesi ile sonuçlanmış ve ada ikiye bölünmüştü. Bugün ABD ve AB, Kıbrıs, Doğu Akdeniz ve Ortadoğu üzerindeki kontrollerini kaybetmemek için çözümü adanın tümünün AB'nin kontrolüyönetimi altına girmesinde görmüş ve stratejilerini de ona göre belirlemiş durumda. pushfn('ads'); Bu stratejinin nihayetinde ada tümüyle Rum hâkimiyeti altına girecek, adanın içinde yer aldığı Doğu Akdeniz bölgesindeki Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ve üstündeki hava sahası tamamen AB'nin kontrolü altına girmiş olacak. Belirlenen hedef aynen bu şekilde. Çözüm yolunun, Kıbrıs'ta asırlardır varlıklarını sürdürmekte olan Kıbrıs Türk halkı ve Kıbrıs Rum halkını birbirlerine yakınlaştırmak ve sonrasında birleştirmek olması nedeni ile bu görevi de BM'ye yüklemiş AB ve ABD, yani Batı dünyası. Onlar için adada asırlardır yaşayan Kıbrıslı Türklerin soykırıma uğraması, adadan atılması, yerlerinden yurtlarından olması ve adada azınlık durumuna düşmelerinin hiçbir önemi ve kıymeti yok. Bu, Kıbrıs Türklerinin haklarını gasp eden işbölümü içinde iki halkı birbirine yakınlaştırma görevi BM'nin. Bu amaç doğrultusunda GYÖ, BM tarafından ortaya atılmış ve iki halk arasında "Güven Yaratıcı" işbirliklerinin yapılmasına yönelik çalışmaların adı olmuş. Ancak Rumlar yıllardır, adanın tek tanınan devleti olmak avantajını elde tutmak için Federasyon safsatasının arkasına saklanıp barış görüşmelerini sudan bahanelerle sonuçlandırmadığı gibi kendilerini bağlayan hiçbir GYÖ'ye sıcak bakmadı. Ta ki Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, seçim propagandası döneminde açıkladığı ve 18 Ekim 2020 tarihinde seçildikten sonra devam ettirdiği, "Eşit, egemen iki devletli çözüm" modeli ciddiyet ve taraftar kazanıncaya kadar. Şu günlerde, iki eşit egemen devlet tezindeki ısrarımızı gören Rumlar paniklemeye ve geçmişte ciddiye almadıkları GYÖ'leri ısıtıp ısıtıp masaya koymaya başladılar. pushfn('ads');