Geçen yazıda yayıncıların yapay zekâ kuşatması altında hayatta kalmak için ne yapması gerektiğine bir giriş yapmış ve "varoluşsal inovasyon mecburiyetinden" bahsetmiştim. Bunu biraz daha açmak istiyorum.

Öncelikle şunu söylemem lazım; YZ'nin yayıncıları soktuğu çaresizlik girdabı aslen bir fırsat olarak görülebilir. Çünkü bu yazıda da altını çizeceğim çözüm önerilerinin birçoğu zaten biz yayıncıların böyle bir tehditle karşılaşmasak bile yapmamız gereken doğrulardı.

Çünkü defalarca belirttiğim üzere "link ekonomisi" dijital gazeteciliğin başına gelen en talihsiz şeylerden biri. Ve reklamla desteklenen bedava internetin sonuna doğru yaklaşıyoruz.

Tüm bu yeni denklem içinde YZ'nin besin zincirini sağlayan yayıncıların (kısa vadede) yılda toplam 2 milyar dolarlık bir kayıp yaşaması bekleniyor. Birçoklarına göre bu projeksiyon oldukça iyimser. Türkiye gibi birçok ülkede Google YZ özetleri canlıya henüz alınmadı bile. Analistler, adapte olamayan orta ölçekli yayıncıların en az yüzde 25'inin 18 ay içinde yok olacağını tahmin ediyor. Trafikler hızlıca eriyor ama daha korkutucu olan, para "çok daha hızlı" şekilde kaçıyor.

Peki kimler hayatta kalacak Kısa yanıt: Arama sonuçlarına kafayı takmayı bırakıp kitlesiyle doğrudan ilişki kurabilen yayıncılar.

Uzun yanıt: Yarattıkları değeri yeniden tanımlamak için aşağıdakileri yapanlar.

1- YZ'ye karşı dayanıklı içerik üretenler: Robotların replikasını yapamayacağı türlere ağırlık vermek kıymetli. Bu ne demek İnsanların hala avantajlı olduğu yerler; hızlı, derin, benzersiz ve deneyime dayalı içerikler. Güçlü bir fikir yazısı, özel bir araştırma, keskin bir habercilik refleksi, sahadan yayıncılık, uzmanlık isteyen röportajlar gibi. Eğitim ve sağlık içerikleri, "Alperen Şengün'ün boyu kaç" gibi hızlı cevap sağlayan haberler ise neredeyse tamamen YZ'nin işgali altında.

2- SEO'ya bakışı yeniden tanımlayanlar: Artık amaç arama sonuçlarında yukarılara çıkmak için algoritmayı bükmek değil, YZ'yi sizi kaynak olarak kullanmaya zorlayacak otoritesi güçlü, benzersiz içerikler üretmek. Bulunabilir olmanın önemi azalacak, anlaşılabilir olmaya yatırım yapılmalı.