Barınamayan gençlik...

İsmail ile Rahmi Koç Müzesi'nde tanıştık. Tek başınaydı. Malatya'da bir fen lisesinden yeni mezun olmuş, İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü'nü kazanmış. Ailesi ile birlikte gelmiş ilk kez İstanbul'a. Aile onu üniversite yurduna yerleştirmiş ve geri dönmüş. Koca kentte daha hiç kimseyi tanımıyor. O da üniversite açılana kadar kenti gezeyim demiş. İlgi alanına girdiği için ilk adresi de Rahmi Koç Müzesi olmuş. Hayran kalmış. Türkiye'nin sanayi, ulaşım, endüstri tarihini konu alan müzede gerçekten son derece başarılı bir müzecilik sergileniyor. Faytonlardan buharlı makinelere, teknelerden marangozhaneye kadar her yeri ilgiyle gezerek meraklı gözlerle sürekli sorular soran 4.5 yaşındaki torunum Ada'dan biliyorum. Bilim merkezleri ve bu tür müzeler çocuk ve gençlerin merakını uyandırmak bilimsel gelişmelerle tanışmalarını sağlamak açısından ne kadar önemli... Bilim ve bilimsel düşünmenin toplumlara, bireylere kazandırdığı en önemli şey basit bir sorudur: "Neden" İnsanlar neden sorusunu sorarak eleştirel düşünmeyi, sorgulamayı öğrenirler.İsmail şanslı bir genç. Ufkunu açtığını belirttiği bir fen lisesinde eğitim almış. Yaşıtı binlercesi gibi tarikatların, cemaatlerin eline düşmemiş. Bir diğer şansı da yurt bulabilmesi, bulduğu yurdun üniversitesine çok yakın olması.. Oysa üniversitelerin açılmasına çok az süre kala birçok öğrenci açıkta. Yetersiz yurtlar ve ev kiralarının çok yüksek olması daha eğitime başlamadan öğrencileri çaresizlikten bunaltmış durumda. Ya doktora öğrencileri Kendilerine barınma ihtiyaçlarının karşılanacağı sözü verilen yüzlerce doktora öğrencisi de aynı durumda. Doktora bilime açılan kapı. "Yükseköğretimdeki uluslararası rekabetin her geçen gün arttığı küresel dünyada, Türkiye'de yükseköğretim sisteminin en stratejik meselelerinden biri, doktora öğretiminin kapasitesini ve niteliğini artırmak.." Bu sözlerin sahibi YÖK Başkanı Erol Özvar. Demek ki biliniyor. Ama yapılmıyor. Bırakın öğrenimin niteliğini artırmayı kendilerini bilime hazırlayan gençlere kalacakları yer bile sağlanmıyor. Üstelik bırakın devlet üniversiteleri, en saygın vakıf üniversitelerinde bile doktora öğrencileri mağdur ediliyor. Peki öyleyse bilim nasıl yapılacak