Türkiye, ABD'den izin almadan F-16 Block 30'ları modernize etti, projeye de Özgür adını verdi.

Bunu yapabildik zira on yıllar önce imzaladığımız anlaşma bize "Geliştirme hakkı" da tanıyordu.

F-35'in ortak üreticilerinden biri olmamıza rağmen sözleşmede "Geliştirme hakkı" yoktu.

ABD, dünyada onlarca ülke F-35 kullanmasına rağmen bu hakkı sadece İsrail'e verdi, başka kimseye vermedi.

Yazıya bu bilgiyle girmemin sebebini açıklayayım, savunma sanayii haberciliği uzmanlık gerektiren bir alandır.

Para eşittir silah diyemezsiniz zira her satışta diplomasi, karşılıklı çıkar arayışı ve elbette ekonomi vardır.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler (sağda) ve İngiltere Savunma Bakanı John Healey (solda) Eurofighter için imza attı.

Eurofighter meselesinde günlerdir devam eden karmaşa ve bilgi eksikliğinden kaynaklanan yorum hatalarını görünce hem doğrusunu yazayım hem de Almanya'nın tribünlere oynama merakının altını çizeyim dedim.

***

Silah satışları ülkeden ülkeye yapılır.

Alacağınız silah ya da uçak eğer çok uluslu bir konsorsiyum tarafından üretiliyorsa satışı yine tek bir ülke yapar ama konsorsiyumdaki tüm ülkelerin de onayını almak gerekir. Yani Eurofighter uçakları satın almak için Almanya'nın da onayına ihtiyacımız vardı ve bu onay Berlin'den geldi, buraya kadar bir sorun yok.

Türkiye, süreci sadece İngiltere ile konuştu, konsorsiyumdaki diğer ülkelerin satışa ikna edilmesini Londra üstlendi.

Ancak Almanya bu süreçte sorun çıkarmadı değil. Handelsblatt Gazetesi 18 Nisan'da İmamoğlu tutuklandığı için Almanya'nın Eurofighter satışını veto edeceğini yazdı.

Aynı gün CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i arayıp, SPD ile konuşup konuşmayacaklarını sordum, o da konuşacaklarını ve satış için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.

Özgür Özel ile yaptığımız konuşmanın yayımlanmasından sonra da İmamoğlu ekibi, şimdi tartışma yaratan o sosyal medya mesajını paylaştı.

***

Alman Hükümet Sözcüsü Stefan Kornelius, Berlin'in Türkiye'ye Eurofighter savaş uçağı satışına onay vermesinde, İmamoğlu'nun cezaevinden yaptığı çağrının etkili olduğunu söyledi.

Tribünlere oynamanın en büyük örneklerinden birisi bu okuduğunuz cümle.

Alman Hükümeti, iç politikasına yönelik kaygılarla bu mesajı verirken Yunanistan'ın itirazlarını bertaraf etmek için de Der Spiegel'e uçakların NATO üyelerine karşı kullanılmayacağına dair beyan aldık sözünü fısıldadı.

Milli Savunma Bakanlığı yetkililerine sordum, kesinlikle öyle bir durum olmadığını söylediler ama zaten uçakları devlet olarak İngiltere'den alıyoruz, yani bu güvence meselesi de doğru değil.

Almanya Türkiye'ye Eurofighter satışına ne İmamoğlu'nun mesajı ne de Türkiye ile iyi müttefiklik ilişkileri yüzünden izin verdi.

Berlin'in kararında etkili olan iki önemli unsur var:

Birincisi, Avrupa'da Rusya'dan en çok korkan üç ülkeden biri Almanya.

Berlin, NATO'nun Güney kanadını savunan Türkiye'nin güçlenmesinin ittifakın ve dolayısıyla kendisinin de güçlenmesi anlamına geleceği için bu satışa onay verdi.

İkincisi Almanya'nın üyesi olduğu konsorsiyumlarda çıkardığı ihracat engelleri ortaklarını bıktırmış durumda.

Şu anda Almanya ve Fransa, 2040'ta hizmete alınacak 6. Nesil savaş uçağı projesi üzerinde çalışıyorlar.

Üç gün önce Fransa Savunma Bakanı Osnabrück'te Alman mevkidaşı Boris Pistorius ile buluştu.

İkili 6. Nesil savaş uçağı üretim programı olan Geleceğin Savaş Hava Sistemi'ni konuştu.

Görüşmede üretim finansmanı ve liderliği dışında Almanya'nın katı ihracat politikası da gündeme geldi.

Alman Savunma Bakanı kameralar karşısına geçtiğinde bu noktaya atıfta bulundu ve "Ortak silahlanma projelerindeki ortaklarımız, özellikle ihracat söz konusu olduğunda, bize güvenebilmeli" dedi.