DEM'in tribünlere oynama merakı

Barışın bir sosyolojisi vardır.

Herkesin kazandığını düşündüğü anlaşmalar yaşar, taraflardan birinin kaybettiğini düşündüğü anlaşmalar çöker.

Türkiye'de birilerinin sık sık atıfta bulunduğu Kuzey İrlanda'nın "Hayırlı Cuma" anlaşması bugün can çekişiyor.

Ulster Üniversitesi'nin 2021 tarihli UNESCO raporuna göre, Kuzey İrlanda genelinde çocukların %93'ü halen din esasına göre ayrılmış okullara gidiyor. Konut İdaresi'nin rakamlarına göre, Belfast'ta sosyal konut sitelerinin %94'ü tek kimlikli topluluklara ayrılmış durumda. Toplumları birbirinden ayıran "Barış duvarları", özellikle Belfast'ta, hala yaygın. Falls ve Shankill arasında, Cupar Way'deki bir duvar, Berlin Duvarı'ndan üç kat daha yüksek ve iki kat daha uzun süredir ayakta duruyor. Anlaşmanın üzerinden 26 yıl geçti, karma ilişkilerin oranı yüzde 8'den yüzde 24'e çıkabildi.

İki toplum arasında fay hatları halen duruyor ve her konuda ayrışma sürüyor.

Gazze'de soykırım yaşanırken Belfast'taki duvarların bir yanındaki sokaklar Filistin bayrakları diğer yanındaki sokaklar Davud Yıldızı'yla kaplıydı.

Tam 4 asır boyunca aynı mahallerde oturmayan, aynı okula gitmeyen, aynı sporu yapmayan, aynı müziği dinlemeyen insanların ortak bir yaşam oluşturmaları kolay olmayacak elbette. Hayırlı Cuma anlaşması bugüne dek 5 kere çökme tehlikesi geçirdi, birden çok kere revize edildi, gelinen nokta bu.

★ ★ ★

Türkiye'de Kuzey İrlanda'daki sürece atıfta bulunanların anlamadığı da tam olarak bu zaten.

Terörün zirve yaptığı dönemlerde de biz ayrı mahallelerde, ayrı sitelerde oturmadık çocuklarımızı ayrı okullara göndermedik. Daha önemlisi PKK'nın yarattığı terörden tüm Kürtleri sorumlu tutup, beynimizde ve hayatımızda duvarlar örmedik aksine birlikte yaşama iradesini sürdürdük.

PKK'yı dağda Türk Silahlı Kuvvetleri şehirlerde bu duruş mağlup etti.

Bunlar kazanımlarımız ama bir de kaybetmek üzere olduklarımız var.

Son 3 aydır DEM sözcüleri, yaptıkları ve söyledikleriyle tabanlarına sadece Kürt milliyetçiliği değil Türkiye'ye nefretle bakan koyu bir faşizm yüklüyorlar.

Kandil ve İmralı tribünlerine oynamak adına birlikte yaşamaya değil ayrışmaya destek veriyorlar.

Bunun son örneği TBMM'ye sunulan Komisyon Raporu önerileri oldu.

DEM, Komisyon'un önerileri arasında yer almayacağını bildiği halde limit gökyüzünde olan talepleri dillendirdi.

Mesela Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'ndan tüm çekincelerin kaldırılması talebi.

Arkadaş Konsey'e üye 45 devletten 31 tanesi anlaşmadaki çeşitli maddelere çekince koymuş.

Çekincesi olan ülkeler arasında Almanya da var Fransa, Avusturya ve İngiltere de...

Bu örneği vermemin sebebini de yazayım, amaç üzüm yemek olsa, belirli maddelerde çekincenin kaldırılması talep edilirdi ama amaç bağcı dövmek daha doğrusu tribünlere oynamak olunca tüm çekinceler kaldırılsın deniliyor.