Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Türkiye turizminin dünyaya açılan yüzüdür, orası kesin.
Son yıllarda sektöre büyük hizmet ve katkıları var.
Ama şu da bir gerçek ki, Ege, TGA'ya sağladığı katkı oranında hak ettiği desteği alamıyor.
Tanıtım bütçesi, Antalya ve İstanbul'un çok gerisinde.
Uluslararası kampanyaları yetersiz.
Dijital reklamlarda Ege odaklı vurgulamalar çok düşük.
★
Bunların sonucu, Ege'nin dünya markası olma hızı yavaşlıyor.
Potansiyelimiz TGA stratejisinde tam yansımıyor.
TGA'nın kampanyaları daha çok Antalya kıyı, İstanbul şehir turizmi, Kapadokya deneyimi üzerinden ilerliyor.
Ege'nin deniz, kültür, doğa, gastronomi, spor turizmi karması eksik tanıtılıyor.
★
Oysa burada yeterli proje üretimi var, ancak Ankara'ya aktarılamıyor.
Yereldeki projeler TGA'nın merkez yönetimine güçlü şekilde iletilemiyor.
Dosyalar Ankara'da kayboluyor veya parlaklık listesine girilemiyor.
Bunların nedeni Ege'nin masada güçlü temsil edilemiyor olmasıdır.
★
Bunun yanı sıra Ege'de tanıtım koordinasyonunun birleşik bütünleşik bir yapıda olmaması da dikkat çekiyor.
Yani, İzmir ayrı hareket ediyor, Çeşme ayrı, Kuşadası ayrı, Foça, Selçuk, Bergama ayrı. Ege'nin turizm gücü toplu değil parçalı görünüyor.
TGA'da Ege'nin güçlü bir "ortak akıl koordinasyonuna" ihtiyacı var.
Bir başka konu, spor, kültür, gastronomi ve sürdürülebilirlik projeleri yeterince öne çıkmıyor.
Oysa Ege'nin asıl farkı bunlardır ve TGA'nın gündeminde bu temaların ağırlığı çok düşük.
Ege pazar çeşitliliği açısından geri kalıyor.
★
ABD, Kanada, Kuzey Avrupa, Japonya, Güney Kore gibi yüksek harcama yapan pazarlara yönelik talep yaratacak çalışma ve yeterli yatırım yok.

18