Don Kişot'un mektubunu okudunuz mu

Futbol ulemaları televizyon ekranlarında saatlerce bir maçtaki pozisyonu tartışıyorlar. Şöyle olmalıydı, böyle olmalıydı, şu yanlıştı, bu değildi diye uzun uzun görüşler aktarıyorlar. Bir faul ya da sarı kart hareketini dünyanın en önemli meselesiymiş gibi ele alıyorlar. Onlara diyecek bir şeyim yok elbette.. Seyirci bu programları izliyorsa, onlar da anlatırlar böyle.. İyi de.. Türk futbolunun asıl meselesi bunlar mıdır acaba Kulüplerin gerçek sorunları nelerdir, bilen ya da anlatan veya ilgilenen var mı Ben pek rastlamadım, ama umarım o günler de gelir ve ekranlar boş muhabbetlerle değil, gerçek sorun ve çözümlerle zenginleşir. Şimdi gelelim, Türk futbolunun gerçek sorunlarından birine, hatta en önemlilerinden birisine.. Kendisini "Futbolun Don Kişot'u" olarak tanımlayan Spor Toto 1. Lig ekiplerinden Altınordu Kulübü'nün Başkanı Seyit Mehmet Özkan, önceki gün "Futbolun Ordinaryüslerine Açık Mektup" başlığıyla kulübün resmi sitesinden yazılı bir açıklamada bulundu, sesini duyurmak için futbolun tepesindekilere bir mektup gönderdi. Özkan, Altay ve Bursaspor'un içine düştüğü durum için Şenes Erzik, Mehmet Büyükekşi, Servet Yardımcı ve Mahmut Özgener'e seslendi. Ve onlara aynen şunları iletti: "Ben cumartesi günü çok sıkıldım dostlar! Sayın Şenes Erzik, FIFA ve UEFA'da yıllarını en üst pozisyonlarda geçirmiş duayen futbol adamı büyüğümüz.. Sayın Mehmet Büyükekşi, TFF Başkanımız, Sayın Servet Yardımcı, UEFA Yönetim Kurulu Üyemiz.. Sayın Mahmut Özgener, yüzde 100 Altaylı ve TFF Eski Başkanımız, Cumartesi günü Altay U14 ile Gaziemir'de maçımız vardı. Her zamanki gibi, maçı izlemek üzere gittim, tribünde yerimi aldım. Hem Altaylı velileri hem Altınordulu velileri selamladım, o sırada yanıma Altay'ın ünlü amigosu Murat Polatkıran geldi, hoş geldin, dedi. Orada öğrendim ki, Altay'ın yabancı futbolculara borcu nedeniyle kapalı olan transfer tahtası, amatör futbolcular için de geçerliymiş! Yani Altay şu anda 12, 13, 14, 15, 16, 17 çocuk yaşlarda amatör lisans çıkaramıyormuş! Bu topraklarda yaşarken FIFA'nın bu kararını anlamak zor tabii Borcu yapan profesyonel şube olduğuna göre, A takıma transfer yasağı tamam da Çocuklara ceza niye Yetişkinler kötü yönettiler diye, 12, 13, 14 yaşındaki bir çocuğun Altay forması giymesine engel olmak niye Bu kararları biz yetişkinler alıyoruz. Korumamız gereken ilk varlığımız "Çocuklarımız" değil mi Çocuklarımıza hiçbir şekilde anlatamayacağımız, çocuklara da amatör lisans çıkarılmaması, bu cezanın dışında tutulamaz mı Hepinizin hem iş hem de spor yaşamınız başarılarla dolu. Hepiniz sadece futbolda değil, kendi iş konularınızda da "ombudsman" ve "ordinaryüs" konumundasınız. Ne mutlu size.. Toplum içinde yeriniz çok saygın, bir insan için en onur verici bir durum. Hepinizin ortak noktası ise "Futbol". Hepiniz birbirinizi gayet iyi tanıyorsunuz, tanışıyorsunuz. FIFA'nın, UEFA'nın, TFF'nin birinci görevi "futbolu dünya çapında yaygınlaştırmak, tabana yaymak" değil mi Futbol sevgili ülkemizde henüz sadece oynanıyor, ithale dayalı bir sistemde yönetiliyor, henüz sistemli üretime geçilmedi. Tamam, kabul ediyorum, imkanlarımız kısıtlı.. Önceliklerimiz farklı. Bir gün sıra futbola da gelecek. Artık 50 yaşımda değil 67 yaşımdayım, bunların hepsini kabulleniyorum, hepsini hazmediyorum, hepsini tolere edebiliyorum. Ama Altay gibi, Bursaspor gibi iki çınarın gözümüzün önünde eriyip gitmesine gönlüm hiç razı değil! Ne yapmışlar Şampiyonluğa oynamışlar, şampiyon olmuşlar, en üst lige çıkınca yabancı futbolcularla euro bazında 2-3 yıllık sözleşmeler yapmışlar. İşler iyi gitmemiş, küme düşmüşler, yabancı futbolculara ödenemeyen paralar yüzünden FIFA transfer tahtalarını kapatmış!.. UEFA da kendisine gelen talimatı TFF'ye bildirmiş. Tamam bu borçlar ödeninceye kadar profesyonel futbolcu transferi kapalı olsun, kulüpler A takımları nezdinde cezalarını çeksinler. Cezalarını çeksinler de, profesyonel şubeleri cezalarını çeksinler. Amatör lisans çıkarmamak ne iştir, bu topraklarda anlamak ve anlatmak zor! Bu cezanın kapsamında Altay'ın, Bursaspor'un 12, 13, 14, 15 yaşındaki bir çocuğa lisans çıkaramamasının ne manası var! Türk futbolunun iki tane kalın damarını kesmekle eşdeğer! Vallahi billahi içim acıyor!.. Hadi toplayalım çocukları bir araya,