Ortadoğu ("Middle East") ve Kuzey Afrika ("North Africa") bölgesi kısaca MENA olarak da anılıyor. Bu haftanın başında ABD Devlet Başkanı Donald Trump, hem bu bölgenin ve "İslam ülkelerinin" hem de Avrupa'nın liderlerini peşine takarak, Mısır ve İsrail ziyaretini, sözde "Gazze barışı" dolayısıyla, kişisel gösteri alanına çevirdi.
Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde Trump ile birlikte Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah Sisi, Katar Emiri Tamim Sami ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, somut bir plan ve uzlaşma içermeyen kısa bir "niyet belgesi" imzaladılar. Böylece bu buluşmanın bir niyet, dilek ve temenni zirvesi olduğu da ortaya çıktı!
ABD Devlet Başkanı Jimmy Carter'ın öncülüğünde İsrail Başbakanı Menahem Begin ile Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat arasında imzalanan "Camp David Antlaşması" ve ABD Devlet Başkanı Bill Clinton'ın öncülüğünde İsrail Başbakanı İzak Rabin ile Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat arasında imzalanan "Oslo Barış Antlaşması" somut maddeler, önlemler, planlar ve öneriler içeriyordu.
Trump'ın sözde "barış planı" metni ise gelmiş geçmiş en soyut ve içi boş "barış antlaşması" metinlerinden birisi olarak tarihe geçtiği gibi, metni imzalayanların arasında, çatışmaların ve savaşın tarafları da yoktu!
İsrail ve Filistin'deki Hamas örgütü zirvede yer almadıklarına göre, zirvede atılan imzaların bir barış antlaşmasını temsil ettiği söylenemez. ünkü barış antlaşması, çatışmaların tarafları arasında imzalanırsa barış antlaşması olur!
Trump'ın Birleşmiş Milletler'i ve Filistin devletini devre dışı bıraktığı yirmi maddelik sözde "barış planında" da, Filistin devletinin bağımsızlığına ve tanınmasına yönelik hiçbir ifade yer almadı, Filistin devletine ait olan Gazze bölgesi de bir ABD ve Britanya kolonisine dönüştürüldü.
***
Trump hem Kudüs'te İsrail parlamentosunda yaptığı konuşmada hem de Şarm El Şeyh'teki zirve konuşmasında, devlet ciddiyetinden, saygıdan ve görgüden yoksun konuşmalarına yenilerini ekledi; yaklaşık 67 bin Filistinlinin ABD destekli İsrail ordusu tarafından katledildiği bir ortamda, İsrail hükümetini, İsrail ordusunu ve ABD ordusunu kutladı ve övdü; Filistinliler yas tutarken ve devasa bir katliam, yıkım bölgesi akbabaların rant alanına dönüştürülürken, aptalca "espirileriyle" toplu kahkaha tufanları oluşturdu.
Mecliste Ofer Cassif ve