Bir süredir konuşuluyordu Gülden Karaböcek ile Neşe Karaböcek arasındaki 'eniştecilik' yani Gülden Hanım'ın ablasının eşiyle evlenmesi durumu...
Yıllar geçti ama hiç eskimedi konu. Geçtiğimiz günlerde konuşan Gülden Karaböcek'in bir çanta dolusu sır sakladığı hali ve tavrından belliydi. O dönemle ilgili çok ilginç şeyler duydum. Neler yaşanıyormuş zamanında...
Mesela yaşamak için öldürmek mübahmış o zaman...
AjdaSemiramis Pekkan arasında da aynısı olmasa da benzer savaşlar yaşanmış.
Gelelim Neşe ile Gülden'e...
Neşe Hanım kariyerinin zirvesindeyken kardeşi Gülden çıkmış piyasaya ve ortalığı kasıp kavurmuş. Haliyle canı sıkılmış Neşe Karaböcek'in...
Çünkü o dönem bir ailede tek bir şöhret olurmuş!
Ve eşini atmış ortaya...
Gülden Hanım'a "bak adam sana yardım ediyor evlen sen bununla" telkinleri vermiş... Türlü türlü taht oyunları da çevrilmiş tabii.
Aslında zekâsını kötüye kullanmış ve kardeşini tüm Türkiye'nin gözü önünde 'istenmeyen kadın' ilan etmiş.
Başarılı olmuş yıllar boyunca.
Bazen olanı biteni günümüz değil de dönemin şartlarına göre değerlendirmek gerekiyor. Bu olayda da öyle yapmalıyız. Yani demem o ki haklı görünen her zaman haklı olmuyor...
Uçaklarda yeni dönem
Hafta sonu uçakta yeni bir anonsa denk geldim. Uçak iniş yapınca daha durmadan ayağa kalkmak bizde milli bir spordur biliyorsunuz. Ayağa kalkılır, hatta baş üstü dolapları açılır öylece beklenirdi...
Uçak daha taksi mi yapıyor, park mı etti edecek mi hiç umurlarında değildir 'Kurtlu' vatandaşlarımızın.
Artık şu anonsu duyuyorsunuz uçakta; 'Uçağımız park yerine ulaşıp kemer ikaz ışıkları söndükten sonra önünüzdeki yolcuların iniş önceliğine riayet ediniz... Baş üstü dolaplarını açmayınız ve ayağa kalkmayınız.'