Bir kız. Beyaz TV'nin muhabiriymiş kendisi.
Meydana gelen yangınlar sırasında ya yayın yapıyor ya da canlı yayın gibi kayıt alıyor öncesinde.
O sırada kameraman kamerayı birkaç saniyeliğine indiriyor.
(Yayın sırasında kamerayı indirmez, indirmemeli. O yüzden belki bant kayıttır diye düşünüyorum. Neyse...)
Bu kız da bağırıyor "Hanefi, ne yapıyorsun kesme yayınımı abi!" diyor.
Kameraman "Kameram buğulandı" diyor.
Cevap: "Bana ne! Ne yapayım 3 dakika konuştum ya!"
Bir de bu görüntüleri "Tahammülsüzlük seviyem" diye paylaşmış sosyal medyasında o muhabir.
Şimdi...
Öğreneceğiniz çok şey var. Bazılarınız kapılmışsınız yüksek sesle, bağırarak, abartarak yayınlar yapmaya, anonslar çekmeye.
Bekliyorsunuz ki bir skandal olsun, ben de gündeme geleyim.
O skandal olmazsa kendiniz bir şekilde yaratıyorsunuz.
Haberin DevamıO bağırdığın kameraman olmasa inan sen ne yayın yapabilirsin, ne haber...
Kameraman buğulanan kamerayı hızlıca silmese böcek gibi görünürsün ekranda.
Yol arkadaşınla tartışabilirsin, hepimiz tartıştık ama onu azarlayıp sonrasında bir de ismiyle sosyal medyada ifşa etmek çok ayıp ve affedilmez bir harekettir.
Öğrenirsin inşallah.
Ne olacak o hayvanlar
HAÇİKO'yu bilmeyen yoktur artık. Bizim Ömür Gedik'in başkanlığında ilerleyen, açılımı "Hayvanları Çaresizlik ve İlgisizlikten Koruma Derneği" olan bir dernek. Onlar bir süredir İstanbul Çekmeköy'delerdi. Hayvanlar oraya getiriliyor, sahiplendiriliyor ve bakımları yapılıyordu.
Kiraları 10 kata yakın artmış Ömür'ün dediğine göre ve kısa süre sonra taşınmak zorunda kalacaklarmış.
Şimdi yer arıyorlar, kendilerine uygun bir arazi istiyorlar.
Keşke biri çıksa, keşke biri "Ben sokak hayvanlarını insanlar kadar severim, hiç ayrım yapmam. Gelin" dese. Olmaz mı yahu
Bir arazi bulamaz mıyız HAÇİKO'ya
Hiç anlamıyorum
◊ Kulüplerde DJ'in arkasına geçip orada çılgınca eğlenenleri, "Bana DJ kabini arkası bileti al aşkım" diye ısrar edenleri...
◊ Kalabalığı masa sandalye üzerine çıkarak eğlendiren şaklaban DJ çakmalarını...
◊ Plaja makyaj yapıp topuklu ayakkabı giyerek inenleri...
◊ Teknesi olmadığı halde varmış gibi paylaşımlar yapanları...
Özensizleştik mi
Ben "Levon gibi..." lafını çok kullanırım. İstanbul'un en eski terzilerinden biridir Levon Kordonciyan. Dedeleri Atatürk'ün özel terzisidir hatta.
"Levon gibi" dememin sebebi ise "Onun gibi dik", "Onun gibi ölçü al", "Onun gibi işini severek yap" demek istememden kaynaklanır.
Ara sıra Harbiye'deki yerine uğrayıp çayını içerim.
Oldu bir süre gerçi ama en son konuşmamızda insanların 'özensizliğinden' şikâyetçiydi Levon.
Eskiden smokine önem verilirdi, takım elbise, gömlek, papyon bunlar değerliydi. Son zamanlarda insanlar "Aman smokin diktireceğime ya da kiralayacağıma giyer bir şey geceyi bitiririm" mantığıyla bakıyorlarmış. Mesela gidip Labubu denen çirkin oyuncağı alıyorlar, ona para veriyorlar ama söz konusu üst baş olunca kaçıyorlarmış. Bunun gibi bir sürü örnek verilebilir.