Türkiye'de anayasa var zannettim, yokmuş özür dilerim. Türkiye'de bağımsız ve tarafsız hâkimler var zannettim, yokmuş özür dilerim. Türkiye'de muhalefet yapan cesur siyasetçiler var zannettim, yokmuş özür dilerim. Türkiye'de özgür barolar var zannettim, yokmuş özür dilerim. Türkiye'de demokrasiye inanan anayasayı koruma görevi üstlenen sivil toplum kuruluşları var zannettim, yokmuş özür dilerim. Türkiye'de anayasaya sahip çıkacak özgür medya var zannettim, yokmuş özür dilerim. Türkiye'de anayasaya sahip çıkacak sendikalar var zannettim, yokmuş özür dilerim. 21 Nisan 2018'de, "Erdoğan seçilirse 2'nci ve son kez Cumhurbaşkanı olacak" diye yazdım. Anayasanın, "Bir kişi en fazla 2 kez cumhurbaşkanı seçilebilir" hükmünü savundum. Ne yazık ki; Yalnız kaldım. Ne medya ne siyasetçiler ne barolar ne sendikalar ne aydınlar ne iş insanları anayasaya maalesef benim kadar sahip çıkmadılar. Ben 54 yıllık gazeteci olarak topluma karşı görevimi yaptığıma inanıyorum. Vicdanen rahatım. Meşruiyeti olmayan Cumhurbaşkanı adayı konusunda onları da vicdanları ile baş başa bırakıyorum. Hele hele Erdoğan hiç ummuyorum ama kazanırsa; -Türkiye'nin meşruiyeti olmayan cumhurbaşkanı olur. Anayasaya sahip çıkmayıp bu tabloyu yaratanlardan da en ağır şekilde hesap sorarım. Haksız mıyım Değerli okurlarım, Türkiye'de ucube tek adam rejiminin kurduğu yeni yapı YSK'nın hukuksuz Erdoğan kararı ile ortaya net şekilde çıktı: -Jüristokrasi hükümeti Jüristokrasi, yargıçlar yönetimi olarak tanımlanmaktadır. Demokrasiye zıt bir kavramdır. Oligarşik bir yönetim biçimidir. Jüristokrasi, "fonksiyon gaspı" diye tanımlanmaktadır. Olgunlaşmamış demokrasilerde sıklıkla görülen Jüristokrasi, yargı kurumunun başındakilerin yorum kabiliyeti ile ön plana çıkar. -Anayasa ve yasalar yok sayılır. Yargıçların yorumları ile şekillenen kararlar sonucunda ülke yönetilmeye çalışılır. Demokrasiyi askıya alan, Meclisi yok sayan, Anayasa hükümlerini uygulamayan YSK yargıçları Erdoğan'ın anayasaya aykırı adaylığını tescil ettiler. -Yasama, Yürütme ve Yargı yoktur, Jüristokrasi oluşturdular. -Anayasa ve yasaları tanımayız dediler. -Kararlarımız kesindir Jüristokrasi var dediler. Bu durumda; Kimin aday olup olamayacağına karar verebiliyorsa YSK, kimin seçilip kimin seçilemeyeceğine de karar verebilecektir. -Tek adam rejimi ile Monokrasi vardı. -YSK kararı ile Jüristokrasi de oluştu. YSK, mühürsüz 2,5 milyon oyu kabul ederek 1,2 milyon fark ile Türkiye'de rejim değiştirdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçilmesini onaylamadı ve seçimi tekrarlattı Ey büyük Türk milleti, Türkiye'de Anayasanın çiğnenmesine tepki gösterin. -Jüristokrasi'yi yıkmak için, -Monokrasi'yi yıkmak için,