Bağımlı ve taraflı yargı

2010 Anayasa değişikliği ile yargıyı FETÖ'ye teslim eden Recep Tayyip Erdoğan'dır.

21 yıllık iktidarında ortaya çıkan sonuç da şudur:

-Bağımlı ve taraflı yargı.

Hâkimler, Savcılar Kurulu (HSK) Erdoğan'ın kontrolünde ve emrinde.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına seçtiği Muhsin Şentürk de Erdoğan'ın kontrolünde ve emrinde.

Danıştay, Erdoğan'ın kontrolünde ve emrinde.

Yüksek Seçim Kurulu, Erdoğan'ın kontrolünde ve emrinde.

Yargıtay'a gelince seçilen yeni başkan Ömer Kerkez'in siyasi tavrını güvendiğim hukukçulara ve hatta bazı Yargıtay üyelerine de sordum.

Erdoğan'ın Mehmet Akarca'yı desteklediğini Kerkez'in ise her kesimden oy alan değerli ve tarafsız bir yüksek yargıç olduğunu öğrendim.

Değerli okurlarım,

10 gün ara ile buluşan Erdoğan ile Devlet Bahçeli'nin buluşmalarından anlaşılan o ki Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk mutabakatı çıktı.

Şentürk'ün başkanı olduğu dönemde Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi, Can Atalay konusunda anayasayı çiğneyerek en ağır darbeyi şöyle vurdu:

-Anayasa Mahkemesi'nin 9 üyesi hakkında suç duyurusu

Peki bu suç duyurusunda iddianameyi hangi makamın hazırlaması gerekiyor:

-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı.

Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) cumhuriyet tarihinde en ağır suçlamayı "yargı kararı" adı altında resmen yapan Şentürk, şimdi AYM'de başsavcı oldu.

Anayasayı ihlal eden hukukçu, anayasal görev yapacak.

AYM üyeleri hakkında başsavcılık bir iddianame sevk ederse Yüce Divan'da dava açılacak.

Bu davada Başsavcı Muhsin Şentürk, Yüce Divan'da 9 AYM üyesini suçlayacak ve mahkûm edilmeleri için görev yapacak.

Bu da "Anayasa Mahkemesi kapatılsın"