İktidarın ve muhalefetin rol aldığı Türk Filmi

CHP'lilere açılan soruşturma ya da davalar için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu dedi ki;

"Hep aynı bilirkişi"

İlahi İmamoğlu

Garip olan yanlış olan ne var bunda

Tek tek anlatayım.

Her şey Devlet Bahçeli'nin şu sözü ile başladı:

"Ya Erdoğan'ı anayasaya uyduracağız ya anayasayı Erdoğan'a uyduracağız."

16 Nisan 2017'de halk oylaması devam ederken AKP yandaş Seçim Kurulu'na şu önergeyi verdi:

"Mühürsüz zarf ve oy pusulaları geçerli sayılsın"

Benzetmek gibi olmasın ama hırsızın ev sahibine, "Evinizi soyacağım, kapınızı açık bırakır mısınız" diye dilekçe vermesi gibi.

YSK bakar ki ana muhalefet partisi ana kucağında mışıl, mışıl uyuyor "Emir demiri keser" diyerek hemen kabul etti.

3,5 milyon mühürsüz zarf ve oy geçerli sayıldı.

1,5 milyon oy farkla Türkiye'de Demokratik Parlamenter Rejim yıkıldı.

Ucube Tek Kişi Rejimi kuruldu.

Anayasa ve demokrasi yok edildi.

Sorunun kaynağı budur İmamoğlu.

İlaveten;

Hep aynı bilirkişi,Hep aynı başsavcı,Hep aynı hakim,Hep aynı Cumhurbaşkanı,Hep aynı faşizm,Hep aynı etkisiz muhalefet,Hep aynı kafa

İşte yaşatılan faşist rejimde acı tablo budur.

Soruyorum:

Erdoğan'ın siyasi yasağını kaldıran CHP değil mi İmamoğluMilletvekili dokunulmazlığını kaldırmaya onay veren CHP değil mi İmamoğluErdoğan'ın 3. Kez cumhurbaşkanı olmasına Anayasanın 101. Maddesi engeldi. "Erdoğan'ı mağdur etmeyelim" diye karşı çıkmayan CHP değil mi İmamoğluCHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na siyasi yasak getirilince yeri göğü birbirine katmayıp sessiz kalan CHP değil mi İmamoğlu'Susma sustukça sıra size gelecek' uyarılarını umursamayan CHP değil mi İmamoğlu

Ekonomist Erdoğan'ın ekonomik krize neden olan saçma sapan sözünden esinlenerek açık seçik söylüyorum:

Anayasanın ilga edilmesi sebep bugün yaşadıklarımız sonuçtur.