Demokrasimize yol açan lider; Atatürk

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu olmasının ötesinde, otoriterliğe karşı duruşu ve halk egemenliğine verdiği önemle, modern devlet anlayışının vazgeçilmez öncüsüdür.

Kurtuluş ve kuruluşumuzun ilk adımı olan; 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun.

Ata'mızın özetlediğim sözleri, bir "tek adam rejimi" değil, halkın egemenliğine dayanan demokratik bir sistemin savunucusu olduğunu gözler önüne sermektedir.

1919, Amasya Genelgesi - Atatürk der ki:

"Milletin istiklâlini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır."

Milletin güçlü ve kararlı iradesi olmadan tam bağımsızlık sağlanamaz. Milli iradenin üzerinde hiçbir güç olmadığını belirterek bu iradenin istiklal ve istikbalin kurucu gücü olduğunu açıklar.

1919, Erzurum ve Sivas Kongreleri - Atatürk der ki:

"Ya istiklâl ya ölüm!"

Türk milletinin kurtuluş ve kuruluşunun temel ilkesi tam bağımsızlık olduğunu bu slogan ile vazgeçilmez ilke olarak tanımlar.

1920, TBMM Açılışı - Atatürk der ki:

"Hâkimiyet, kayıtsız şartsız milletindir."

Tek kişinin ve belli bir zümrenin değil, halkın egemenliği ilkesini esas alan demokratik yeni rejimin temel ilkesini net şekilde vurgulamaktadır.

1921, Ankara - Atatürk der ki:

"Tam bağımsızlık denildiği zaman, elbette siyasî, malî, iktisadî, adlî, askerî, kültürel ve her hususta tam bağımsızlık kast olunur."

Sadece yabancı işgaline değil, her türlü iç ve dış tahakküme karşı dik duruştur.

1922, İzmir - Atatürk der ki:

"Basın, milletin müşterek sesidir. Bir milletin fikir ve irfan seviyesinin aynasıdır."

Demokrasi, ancak özgür basın ile var olabilir.

1923, İzmit Basın Toplantısı - Atatürk der ki:

"Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin ve bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır: o da millî egemenliktir.

Yalnız bir makam vardır: o da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir."

Atatürk, devleti halkın iradesiyle şekillendirerek, halktan kopuk bir otoriter rejimi reddeder.

1926, İzmir - Atatürk der ki:

"Şahısları sevmeli fakat onları put haline getirmemelidir."

Lider tapınmasına karşı en önemli uyarısı budur. Millet Meclisinin gücüne dayalı iktidar ve siyaset anlayışını milli egemenlik ilkesi ile bağdaştırmaktadır.

1927, Nutuk - Atatürk der ki:

"Egemenlik verilmez, alınır.

Türkiye halkı, asırlardan beri hür ve müstakil yaşamış ve istiklâli bir hayatın yegâne şartı bilmiş bir kavmin kahraman evlatlarıdır.

Bu millet istiklâlsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.

Milli mücadeleyi yapan doğrudan doğruya milletin kendisidir, milletin evlatlarıdır."

Milletin iradesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurtuluş ve kuruluşunun temelidir.

Egemenlik günümüzde tek kişinin sorumluluğundadır. Bu egemenliği demokratik parlamenter rejim olarak yeniden kuracak olan da milletin kararlı iradesi olacaktır.

1933, 10. Yıl Nutku - Atatürk der ki: