Diyarbakır çözüm masasından umutlu

Önce iyi haberi verelim. İsmail Beşikçi'nin sağlık durumu normale dönüyor. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, sağlık durumu hakkında şu bilgileri verdi: "İsmail Hoca'nın sağlık durumu beklediğimizden daha olumlu seyrediyor. Şuuru gitmişti. Geri dönmesi çok zor olacak diye endişeliydik. Bilinci mucize gibi geri geldi. Onun yaşında böyle travmatik bir krizden geri dönmek kolay olmuyor. Yoğun bakım ünitesinden çıkarıldı, ancak yoğun bakım kurallarına uyarak hareket ediyor."

Dicle Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun şunları söyledi: "Onu çok yorduk. Bu kadar dolaştırmak, uzun toplantılara katmak doğru değil. Toplumun simgeleri sayılabilecek insanlara daha ekonomik davranmalıyız."

Haberin Devamı

2015 yılındaki Çözüm Süreci'nin kilit kenti, Diyarbakır'dı. O zaman belli kesimlerde kaygılar oluşmuştu. Şehir bir yandan barış konuşurken, arka sokaklara barikatlar kuruluyor, ciddi bir güvensizlik devletin tepelerine egemen oluyordu.

ŞİMDİ FARKLI

"Diyarbakır şimdi nasıl" diye sorduğumda Coşkun ve Kaya'nın izlenimleri benziyordu. Geçmişten farklılıkları şöyle sıralıyorlar:

1. Sürece güven her kesimde çok kuvvetli şekilde hissediliyor.

2. TBMM Komisyonu'nun yapısı, her kesimi temsil eder nitelikte.

3. Diyarbakırlılar kendilerine en uzak gördükleri MHP'nin samimi olduğunu kabul ediyorlar. Bu konudaki yaklaşımları her geçen gün daha da olumlu yönde gelişiyor.

4. CHP'lilerin, çeşitli dışlayıcı tutumlara ve operasyonlara rağmen komisyonda çalışmayı sürdürmesi, Diyarbakır'ı sevindiriyor. Genel Başkan Özgür Özel'in, çözüme destek veren tutumunu her şeye rağmen koruması, takdirle karşılanıyor.

5. Şehirdeki en büyük beklenti, devletin çözüme güç verecek bazı somut adımlar atması. Sadece Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılması bile, kentte, barış projesine desteği zirveye çıkarabilir. Tabii kayyum uygulamasına son verilmesi de ciddi bir uzlaşma adımı olarak etki yapar.

SURİYE KÜRTLERİ

6. En temel güncel mesele, Suriye'deki Kürt varlığıyla ilgili. Diyarbakırlılar devlet yetkililerinin Suriye Kürtlerine yönelik suçlayıcı açıklamalarını endişeyle karşılıyorlar. Bölgenin en büyük ordu ve ekonomisine sahip ülke olan Türkiye'nin Suriye'deki 1 milyon Kürt'ü tehdit olarak görmesini anlamakta güçlük çekiyorlar. Ahmet Şara ile aynı masaya oturan Türk yetkililerin Mazlum Abdi ile de masaya oturmasının bölgeye bir huzur sağlayacağını söylüyorlar. Bu noktada iktidarın bazı işaretler verdiğini ifade ediyorlar. Belli ki bazı görüşmeler yapılıyor. Bunları toplumla paylaşmak gerekir. Yöre halkının böyle adımlara yani barışı kalıcı hale getirecek adımlara sempatiyle baktığını biliyoruz.