Büyükada'dan tarihi bir fotoğraf

4 Kasım 1983 tarihli bir fotoğraf. Büyükada'nın merkezindeki tarihi iskelenin önünde, omuzlarda taşınan bir tabut. Tabutu taşıyanlar bir döneme damgasını vurmuş, Türkiye'nin önde gelen isimleri. Önde Yaşar Kemal, Mümtaz Soysal ve Lefter… Yan tarafta Cemal Madanoğlu, Uğur Mumcu, İlhan Selçuk, İlhami Soysal, Hasan Cemal ve Ümit Gürtuna görünüyor. Bu isimleri bir araya getiren kişi Doğan Avcıoğlu. Fotoğraftan anlaşıldığına göre soğuk bir kış günü. O tarihlerde Büyükada'da cenaze arabası yoktu. Belli ki iskeleden Hamidiye Camisi'ne tabut omuzlarda taşınıyor, oradan da yine omuzlarda Tepeköy Mezarlığı'na…

Haberin Devamı

Doğan Avcıoğlu yaşamının son üç yılını (1980-83) Büyükada'da geçirdi. Eşi Gülseli'ye Büyükada'ya gömülmek istediğini söylemişti. Cenaze küçük bir törenle adaya getirildi. Avcıoğlu bugünkü nesil tarafından da kısmen ilgi gören bir isim. O, yazılarıyla bir döneme damgasını vuran bir aksiyon insanıydı. Devrim isimli bir gazete çıkarmış ve Türkiye'de Kemalist devrimin gereğine inanmıştı. Bu amaçla eylemler planlamış, gençleri ve bürokrasiyi devrimin hedefleri arasında görmüştü. Avcıoğlu o yıllarda dünyada etkili olan bir devrim modelini savunuyordu. "Kapitalist Olmayan Kalkınma Yolu" adı verilen bu modele göre; önce askerler, ardından sivil aydın zümre demokratik devrimi gerçekleştirecek, daha sonra da sosyalizme geçilecekti.

Arap ülkelerinde o sırada iktidarda bulunan Baas partileri bir örnek olarak inceleniyordu. Avcıoğlu zamanla bu stratejiyi ordu, aydınlar ve gençlik üçlemesi şeklinde uyarlamış ve bunu "zinde kuvvetler" olarak formüle etmişti. Parlamenter mücadeleyi gereksiz ve sonuca götürmeyecek bir yol olarak görüyordu. 1961, 1965 ve 1969 seçimlerinde sol başarısız olmuştu. Suçlu olarak parlamenter rejimi görüyordu. Ona göre iktidar zorla ele geçirilmeliydi. Avcıoğlu'nun silahı, yayınladığı Devrim gazetesiydi. Eylem ve aksiyon odaklı düşünce dünyasına, bu gazete yön veriyordu. 1969 seçimlerini Adalet Partisi (AP) tek başına kazandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile Türkiye İşçi Partisi (TİP) başarısız olmuştu. Bu tablo, Avcıoğlu'nu cesaretlendirdi. Devrim gerekliydi. Devrim gazetesinin başlığının hemen altında, kırmızı ve büyük harflerle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "İdare-i maslahatçılar esaslı devrim yapamaz" sözü yer alıyordu. "Reformcular devrim yapamazlar; Türkiye'nin devrimcilere gereksinimi vardır" düşüncesi, onun felsefesine egemen olmuştu. 12 Mart 1971 darbesiyle, devrim yenildi.