Camide telefon yasaklansın

Her ünlü cenazesinde aynı senaryo, aynı manzara, aynı yakınmalar...

En son Engin Çağlar'ın cenazesinde de benzer şeyler yaşandı.

Birileri, ünlülerle selfie ve fotoğraf çektirme yarışına girdi.

Zaten cenazeye de sırf bunun için gelmişlerdi.

Cep telefonları havadaydı.

"Bir fotoğraf çekebilir miyiz"

Yanında kim var biliyor musun

Cenazeye gelen başka bir ünlü.

Gözleri yaşlı, elleri bağlı ama yüzüne doğrultulmuş onlarca kamera.

Bir taziye değil, bir "anı yakalama" telaşı.Bir yitip gidenin ardından, bir "story" doğuyordu.

Yas bile bir tüketime dönüşmüşken diyorum ki, ünlü cenazelerinde cami girişinde telefonlar artık toplansa mı acaba

Camiye telefonla girmek yasaklansa mı Bu saygısızlık böylelikle bir son bulur belki.

Müzik filmleri festivali

Müziği duymak bir şeydir, onu görmek başka bir şey.

Bir nota bazen bir kelimeden daha çok şey anlatır; bir melodi, bir filmde duyulduğunda kalbin içine işler.

Haberin Devamı

İşte şimdi o duygunun sinemayla buluştuğu özel bir an başlıyor: Long Play Müzik Filmleri Festivali.

Yönetmen Gökçe Kaan Demirkıran'ın öncülüğünde 5–7 Aralık günleri arasında İstanbul'un kalbinde gerçekleşecek bu festival, hem sinemaya hem müziğe inanan ruhları aynı salonda bir araya getirecek.

Sekiz finalist film, sekiz ayrı ses, sekiz farklı hikâye:

"Bir Orkestranın İzinde", "Aşırı Kişisel Belgesel", "Recife Tem Um Coraço", "The Rhythm of Balance", "Balkancisco", "Bakırköy Underground", "Return of the Creeps" ve "Bartok'un İzinde".

Her biri müziği bir arka plan değil, bir karakter gibi anlatıyor.