Aşk güzel bir duygu... Muhakkak... Ama saplantı işin içine girerse oradan hemen uzaklaşmak gerek... Zira bu duygunun en tehlikeli tarafı saplantının dillere destan bir aşk sanılıyor olması... Oysa o kabullenilmeyen egodan başka bir şey değil... Bir nevi toksik ilişki aslında... Şimdi buna nereden geldiğimi soracak olursanız anlatayım.
Galatasaray'ın yıldız futbolcusu Mauro Icardi, geçtiğimiz aylarda tüm dünya basınının konuştuğu olaylı bir boşanma süreci yaşamıştı Wanda Nara ile... Sonrasında Chiana Suarez ile yeni bir aşka yelken açan Icardi, "Aradığım aşkı buldum" diyerek methiyeler düzmeye başladı sevgilisine... Uzun zamandır birlikte yaşayan çiftin aşkları ise bir kişiyi oldukça rahatsız ediyor, o da Wanda Nara...
Geçtiğimiz akşam sosyal medyada gezinirken ilginç bir karalama kampanyasına şahit oldum. Ünlü kuaför Emre Tunç hakkında sosyal ve dijital medyada değişik bot hesaplardan kötü yorumlar ve blokları görünce durum dikkatimi çekti. Olayın aslını araştırayım derken işin tamamen bilinçli bir dijital linç girişimi olduğunu öğrendim.
Mevzuya gelince; Icardi, Galatasaraylı futbolcuların kuaförü Emre Tunç'u saç kesimi için Ulus'taki evine çağırıyor. Sonrasında sevgilisi China Suarez de kuaför hizmeti almak isteyince Emre Tunç ekibiyle eve gidiyor. Hem Icardi hem de China saç ve bakım hizmetlerini aldıktan sonra China, Tunç'a jest olsun diye kendi dijital platformlarında paylaşımda bulunuyor. Bu paylaşımları görüp kıskançlık krizine giren eski eş Wanda Nara, Arjantin'deki bot hesaplardan para ile hizmet satın alıp kuaför Emre Tunç'un dijital platformlardaki hesaplarına siber saldırıda bulunuyor. Hem spam'lar göndertip hem de kötü yorumlar yaptıran Wanda Nara, Icardi ve China'ya rahatsız etmek için kuaförlerine saldırıyor. Alın size toksikliğin dibi... Düşman başına anlayacağınız.
Müzikal olgunluk ve yenilikçi bakış buluştu
Madrigal, ikinci albümleri 'Sana Ait' ile dinleyicisiyle buluştu. 7 şarkının yer aldığı albüm, grubun duygusal derinliğini, müzikal olgunluğunu ve yenilikçi sound'unu bir araya getiriyor. Albümün 'sound'u alışıldık Madrigal sounduna yakın; synth pop türünde. Şarkıların çoğunda yine retro bir hava var, özellikle 'Sensizin Biri' tam bir 90'lar pop esintileri içeriyor.
Albüm her ne kadar da alışıldık Madrigal sound'undan çok uzakta olmasa da ilk albümleri 'Neogazino'ya göre bazı farklılıklar da içermiyor değil... Örneğin bu albümde vokal Anıl Erdem Cevizci'nin sesini daha net ve doğrudan duyuyoruz. Bunun haricinde ilk albüme göre daha pop... Bunun sebepleri arasında gitar kullanımının ilk albümden az olması. Bu anlamda gitarist Ceyhun Kaan Karakaş'ın üzerindeki yük azaldı. Hem vokallerde hem de şarkıların melodilerinde geleneksel ezgiler/öğeler daha yoğun.