Borsa stratejileri

Borsa İstanbul'da BİST100 endeksi geçen hafta yatay bir bantta hareket etti. Yüzde 1'e yakın bir yükselişle haftalık kapanış 7.771'den gerçekleşti. Orta Doğu'da yaşananlar mevcut hâliyle fiyatlara dâhil olmuş gibi görünüyor. BİST100'de önceki hafta 100 günlük ortalamadan (7.300) gelen tepki hareketinin, geçen hafta 7.900 direncine takıldığı izlenimi oluştu. Bu anlamda önümüzdeki hafta da 7.900 seviyesi yukarıda odak noktası olmaya devam edecek. Bilanço dönemi geride kaldı, kârlılıklar genel anlamda iyi.

Dikkat çeken şu; risksiz getiri tarafında yüzde 40'ın üzerinde konumlanan mevduat oranlarının, borsa üzerinde bir miktar yavaşlatıcı etkisi hissediliyor gibi... Şöyle ki; 6 aylık süreçte yüzde 22'lik bir mevduat getirisini dikkate alalım. Borsanın aynı süreçte aynı getiriyi sunması için yaklaşık 9.500 puana yükselmesi gerekiyor. Dezenflasyonist süreçte şirket finansallarında kârlılık marjlarında bir miktar gerileme beklentisi de dikkate alındığında; borsada önümüzdeki süreçte hem daha seçici olma, hem vadeyi uzatma ve kademeli biriktirme, hem de yatay bantta destek ve dirençlerde kısa vadeli işlemler gerçekleştirme gibi bir stratejinin, mevcut şartlarda daha doğru olabileceği değerlendirilebilir.

Yeni haftada yurt içinde Merkez Bankası tarafından açıklanacak "Eylül Ayı Ödemeler Dengesi İstatistikleri" takip edilecek. Eylülde cari dengede 1,5 milyar dolar civarında "fazla" bekleniyor. Aslında bu durum, ekonomi yönetiminin aldığı tedbirlerin de pozitif yansımalarının görülmeye başlanması açısında önemli. Çünkü cari fazla ya da düşük cari açık serilerinin devamı, orta-uzun vadede döviz kurları ve enflasyon üzerindeki istikrarın da büyük destekleyicileri arasında yer alabilir. Cuma günü ise "TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi" izlenecek. Ekonomistlerin, gelecek döneme dair enflasyon ve kur beklentilerini göstermesi açısından bu anket önemli...

Önümüzdeki haftanın dış gündeminde önemli bir veri var. Salı günü ABD'de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) açıklanacak. Ekim verisine ilişkin olarak piyasalar; aylık 0,1 ve yıllık yüzde 3,3 artış bekliyor. Dünya genelinde enflasyonla mücadelede yeteri kadar adım atılıp atılmadığı tartışma konusu. Bu durum piyasalarda yön arayışında net bir duruşun önünde engel teşkil ediyor. FED Başkanı Powell, geçen hafta yaptığı açıklamada, enflasyonu yüzde 2 hedefine düşürecek kadar sıkı bir para politikasına ulaşıldığından emin olmadıklarını belirtmiş, gerekmesi hâlinde bunda da tereddüt etmeyeceklerini vurgulamıştı. Bu çerçevede eylül ayında yıllık bazda yüzde 3,7 artış gösteren ABD TÜFE'deki yükselişte, beklenti dâhilinde bir geri çekilme yaşanırsa "daha güvercin FED" öngörüsü ağırlık kazanmaya başlayabilir. Bu durum altın, gümüş gibi değerli metaller ve EURUSD tarafında kısa vadeli yukarı yönlü hareketleri destekleyebilir. Beklenti üzerinde gelecek bir enflasyon artışı verisi ise "daha şahin FED" öngörülerine ağırlık kazandırabilir. Bu anlamda ons altında iki hafta önceki 2.009 seviyesinden başlayan gerilemenin; 50 günlük ortalama (1.938 ) ve 100 günlük ortalama (1.931 ) bandında destek bulması önem taşıyor.