19 Mart'ta İBB Başkanı İmamoğlu'nun tutuklanması CHP'ye karşı açılan savaşın bir dönüm noktasıydı. Ardından, 3 büyükşehir belediye başkanı ve 12 ilçe belediye başkanı tutuklandı. Bir büyükşehir belediye başkanı gözaltına alındı.
CHP, genel başkan Özgür Özel liderliğinde bu harekete kitlesel mitinglerle karşı çıktı. Haftada iki gün, biri Anadolu diğeri İstanbul'da olmak üzere bugüne kadar 52 miting yapıldı.
AKP siyasal iktidarı, böylesi bir kitlesel hareketi beklemiyordu. Bu tutuklamaların, CHP içinde tartışma yaratacağını planlamıştı. CHP'nin direnç göstermesi üzerine, yargı aracılığıyla CHP'nin susturulması yoluna gidildi. Ankara Adliyesi'nde CHP'ye karşı mutlak butlan davası, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nda belediyelere karşı yüzlerce tutuklama, asliye mahkemeleri kanalıyla ilçe kongreleri için başlatılan delege seçimlerinin yasaklanması...
Yargı kanalıyla CHP kendi içine hapsedilmek istendi. Ancak CHP'nin direnci tüm bu planları altüst edeceğe benziyor.
Geçen hafta ortasında CHP ilçe kongre seçimleri itiraz yoluyla Yüksek Seçim Kurulu'na gitti. YSK, "delege seçimleri ve ilçe kongrelerinin durdurulamayacağı" kararını alarak kendi yetkilerine sahip çıktı.
YSK, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ilçe kongrelerini durdurma yönündeki kararına karşı "tam kanunsuzluk" kararı vererek ilçe kongrelerinin devamını sağladı.
İlçe kongrelerinin devamı kararı karşısında CHP İstanbul İl Başkanlığı'na atanan kayyum da hukuken işlevsiz kaldı. Sanki damat adayı bir gencin evlilik heyecanı gibi heyecanlı günler yaşayan Gürsel Tekin, şimdi İstanbul il merkezine gidip ne yapabilecektir Delege seçimi yaptıramayacağına göre herhangi bir işi olmayacaktır. Delege seçimlerini kendisinin yaptıracağını düşünen Gürsel Tekin, fonksiyonsuz kalmıştır. CHP İstanbul İl Merkezi'nde çay, kahve içmekten başka yapacağı iş yoktur.