Komisyon ve CHP

Devlet Bahçeli'nin Meclis'te DEM Parti grubuna yakınlaşması ile başlayan süreç geçen hafta partilerin komisyona gönderecekleri milletvekillerinin belli olması ile son noktaya ulaştı. Ancak çözülmemiş birçok konu ortada duruyor.

Erdoğan komisyona, "terörsüz Türkiye komisyonu", Bahçeli "kardeşlik ve dayanışma komisyonu", Özel de "toplumsal barış ve demokratik mutabakat komisyonu" adını uygun görüyor. Komisyonun çalışma ilkeleri de halen tartışmalıdır. Komisyon basına açık olacak mı, oylama esasları nasıl olacak, komisyona katılmayan İYİ Parti'ye düşen sandalye sayısı, 2/3 nitelikli çoğunluk ilkesi karşısında ne olacak 51 üye üzerinden AKP 21 üye gönderirken şu an kamuoyu yoklamalarına göre birinci parti durumunda olan CHP'nin 10 üye göndermesi adalet ilkesi açısından nasıl değerlendirilecek

Komisyon başkan yardımcısının CHP'den seçilmesi öne sürüldüğüne göre bu konu nasıl çözümlenecek

CHP'nin ileriye sürdüğü kesin koşullardan birisi, "Şehit ailelerine komisyonda söz hakkı verilmesidir". Bu şart yerine getirilmezse CHP gerçekten komisyon çalışmalarından ayrılabilecek mi CHP'nin öne sürdüğü diğer bir koşul ise "anayasanın özellikle cumhurbaşkanı seçimine ilişkin 101 ve ilgili maddeleri" konusudur. Bu konu gündeme gelirse CHP komisyondan ayrılacağını belirtiyor. Bir diğer önemli konu anayasanın başlangıcında yer alan "Cumhuriyetin nitelikleri, vatanın bütünlüğü, devletin şekli ve resmi dili" konularıdır. CHP sözcüleri "Mevcut anayasaya uymayanlar ile yeni anayasa üzerinde tartışmaya girmeyiz" diyor.

CHP, suçüstü durumu dışında tutuksuz yargılanmanın esas alınmasını, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının uygulanmasını istiyor.

CHP sözcüleri ayrıca medya üzerindeki baskıların kaldırılmasını, ekran karartma gibi demokrasi karşıtı uygulamalara son verilmesini istiyor.