İktidar gücü ve baskı yöntemleri
Seçim yaklaştıkça siyasal iktidar gücünü sürdürmek için baskı araçları ve yöntemleri kullanıyor.
Özellikle yargıdaki son uygulamalar dikkat çekicidir. 2024'ün son günlerinden bugüne önce Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer Silivri'ye gönderildi ve belediyeye kayyum atandı. Ardından CHP'li belediyelere borç çıkarıldı, ödenmesi için baskı yapılıyor. Ocak ayında Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ Silivri cezaevine gönderildi.
Birçok gazeteci için soruşturmalar devam ediyor. Yönetici Ayşe Barım 12 yıl önceki "Gezi" kumpas davasıyla ilgili olarak tutuklandı. Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş tutuklandı. Tarihçiyazar Çiğdem Bayraktar Ör bir sosyal medya paylaşımı yüzünden Silivri'ye gönderildi. Barış Pehlivan, Serhan Asker, Kürşad Oğuz, Seda Selek ve Özlem Gürses gibi gazetecilerin televizyon programları nedeniyle; CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın'ın çeşitli bahanelerle gözaltına alınmaları ve ev hapsi, yurtdışına çıkış yasağı gibi koşullarda serbest bırakılmaları dikkat çekicidir.
Bunlara ilave olarak CHP'ye katılan MHP kökenli İstanbul milletvekili Cemal Enginyurt için "cumhurbaşkanına hakaret ve tehdit" gerekçesiyle soruşturma açıldı.
İmamoğlu'nun seçilme hakkının elinden alınması ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum atanması için uzun süredir yargı süreci işletiliyor. Hakkındaki soruşturmalarda aynı bilirkişinin görevlendirildiğini söyleyen İmamoğlu, son olarak "terörle mücadele eden kişileri hedef gösterdiği" gerekçesiyle 7 yıl 4 ay hapis istemiyle tehdit ve baskı altına alınmaya çalışılıyor.
Bütün bunlar sürerken iktidar, Cumhuriyet gazetesini unutmadı. Cumhuriyet gazetesine baskı yapılarak gazetenin YouTube kanalının televizyona çevrilmesi isteniyor. Türkiye'de milyonlarca YouTube kanalı olduğu halde Cumhuriyet gazetesi seçiliyor.
AKP siyasal iktidarı, baskı yöntemleriyle gündemi ve siyasal gelişmeleri denetim altına almayı amaçlıyor. AKP iktidarı, anayasal ve yasal yollarla ve halkın desteğiyle sağlayamadığı sonucu, anayasaya, yasaya, hukuka aykırı yargı kararlarının oluşturduğu baskıyla sağlamaya çalışıyor.
"Turpların büyüğü heybede" denerek tehdit yöntemi uygulanıyor.
Geçen ay Devlet Denetleme Kurulu'na (DDK) çok geniş yetkiler veren kanun Meclis'ten geçti. Devlet Denetleme Kurulu, cumhurbaşkanına bağlıdır. Devlet Denetleme Kurulu üyelerini cumhurbaşkanı atıyor.
Yeni yasa ile DDK'ye ticaret ve sanayi odaları, sendikalar ve vakıflar dahil her kademedeki devlet görevlisini görevden uzaklaştırma yetkisi veren düzenleme Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yapılan yeni düzenlemeyle DDK artık idari soruşturma konusunda en üst düzey denetim yetkisine sahip oluyor. Kuşkusuz bu yeni düzenleme anayasanın temel ilkelerine aykırıdır.