AİHM'nin son kararı ve FETÖ olayı

Önce temel doğruları alt alta sıralayalım. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) uluslararası düzeyde çok saygın bir mahkemedir. Evrensel bir hukuk kurumudur.

FETÖ ise 100 yıllık Türkiye Cumhuriyeti tarihinde toplumun kılcal damarlarına kadar işlemiş olan, Türk toplumunun yaşadığı en kötü ve etkin casusluk olayıdır. Türkiye'nin milli çıkarlarıyla ilgili son derece tehlikeli bir konudur. Bu teşkilat henüz tam anlamıyla "sıfır nokta" çözüme ulaştırılamamıştır. FETÖ'cülerin çalışmaları uluslararası düzeyde; ABD, Avrupa ve Afrika'da sürmektedir.

FETÖ hareketinin sürpriz ataklar yapabileceği olasılık içindedir.

Bu genel doğrulardan sonra AİHM'nin geçen hafta verdiği karara geçebiliriz.

AİHM, ByLock kullanan öğretmen Y. Yalçınkaya'nın açtığı davada Türkiye'nin insan haklarını ihlal ettiğine karar verdi.

Artık açıkça biliniyordu ki FETÖ'cü olmak için ByLock kullanmak yeterli delil kabul ediliyordu. Çünkü ByLock programını kullanmak, mesajlaşmak için FETÖ'den şifre almak gerekiyordu. Bu kesin hükme karşın AİHM, son kararında "ByLock kullandığı için birini mahkûm etmek insan hakları ihlalidir" diyerek AİHM'nin adil yargılama hakkı ile ilgili 6. maddesinin ihlal edildiğine hükmediyor.