Kılıçdaroğlu, 'koçbaşı mı'

Sanırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, cumhurbaşkanı adayı olma istekliliğini yakından bilen profesyonel bir ekip hem Kemal Bey'i siyasetten emekli etme hem de yeni CHP'ye küreselci ajanda ve kadro oluşturma peşinde. Kemal Kılıçdaroğlu'na 2023 seçimleri için "Koçbaşı" rolü biçilmiş, böylece 2023 sonrasındaki yol haritasının kilometre taşları döşenmiş gibi. Atatürkçü ve antiemperyalist CHP'yi dönüştürme planı, belli ki Kılıçdaroğlu döneminde de küresel güçlerin tam olarak istediği aşamaya ulaşmadı. Bu nedenle Kemal Bey'den beklenen son görevin, tümüyle "küresel ajandaya teslim olacak" ve "federatif çözüme evet diyecek" ekiplere uygun politik zemin bırakma misyonu olduğu söylenebilir. CHP'nin, "İkinci Yüzyıla Çağrı" toplantısına yüklenen anlam ile ortaya çıkan sonuç arasındaki fark, elbette parti tabanında ve örgütte travmatik etkiler yarattı. Her biri alanında yetkin ama Amerikan ekolünü benimsediği için bilinen reçeteleri akademik olarak anlatmaktan öteye geçemeyen, ileri sürdükleri tezlerin siyasete ve Türkiye gerçeklerine uyarlanmasını düşünmemiş isimlerin, "Zoom Zirvesi" mahiyetindeki uzaktan performansı başlı başına soru işareti yaratmaya yetti! Bakınız... Türkiye'mizde, akıl ve fikir verenlerin sayısı hayli çoktur. Üstelik bunların çoğunluğu yurtdışı görmüş, oradaki gelişmeleri yakından bilen simalardır. Özgeçmişleri etkileyicidir. Fakat pratik hayatla bağları ya yoktur ya da zayıftır. Tam da bu nedenle, mühim olan reçete yazmak veya teorik temelde mükemmel projeler sunmak değildir. Projelerin uygulanabilirliği yanında, onu uygulayacak güçlü irade varsa, arkasında da milletin sağlam desteği bulunuyorsa Türkiye'ye dair birtakım tespit ve çözüm önerileri anlamlıdır. Hazırladıkları şablon sunuşları uluslararası danışmanlık, kredi derecelendirme ve finans kuruluşlarına bedeli mukabili servis eden aktörlerin, oturdukları yerden, üniversitede konferans verir üslupla sahne alması, olsa olsa CHP'nin küresel manadaki nihai dönüşümünün öncü sesleri olarak yorumlanabilir. Hani bilinen hikâyedir. Leylek çiftinin yuvasına yılan dadanmış, sürekli yumurtalarını yiyormuş. Bir türlü yavruları olmayınca, leylek ailesi ormanın derinliklerindeki bilge baykuşa danışmaya karar vermiş. Uzun bir uçuştan sonra