Rusya - Ukrayna savaşı başlayalı yıllar oldu. Yüz binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarcası evlerini terk etti. Üzerinden bu kadar zaman geçmiş olmasına rağmen Türkiye haricinde adil bir barışı mümkün kılmak için çabalayan ve ateşkes masasını kurabilen başka bir devlet olmadı.

Birkaç ay öncesine gelindiğinde ise, savaş belli bir dengeye gelmiş, mevziler belli cephelerde kilitlenmişti. Rusya, Ukrayna'nın doğusunu büyük oranda işgal etmiş, Kırım dahil olmak üzere fiili bir durum yaratmış ama daha fazla ileri gidemez hale gelerek elindekini korumaya çalışır bir pozisyona gerilemişti.

Tam bu noktada ABD'de başkanlık koltuğuna Trump'ın oturması ile denge bozuldu. "Ben savaşı 24 saatte bitiririm" diyerek Zelenski'yi dünyanın gözü önünde azarlayıp itibarsızlaştırması ve Ukrayna'ya desteğini kesmesi sonrası Trump, Zelenski'nin burnunu sürterek ateşkesin mümkün olacağını hesaplıyordu. Ama bu büyük bir stratejik yanlıştı. Zira, bu durum zayıflatılmış, itibarsızlaştırılmış, desteği azalmış Ukrayna'yı gören Putin'i ateşkese razı etmek yerine, iştahını kabarttı. Ukrayna'dan daha büyük bir parçayı koparmayı, Kiev yönetiminden Zelenski'nin uzaklaştırılıp acil seçime gidilmesini, Ukrayna'nın ordusunu dağıtmasını ve Batı'nın Ukrayna'ya desteğini tamamen kesmesini şart koşmaya başladı.

Bunlar Zelenski için kabul edilmesi çok zor şartlar ortaya çıkardığı gibi Putin için de ateşkesten uzaklaşmak anlamına geliyordu.

Önce Kursk'ta Putin'in helikopterine yapılan saldırı, sonra Rusya'nın bugüne kadarki en büyük İHA saldırısı, en sonunda da Rusya'nın hava üslerine dönük Ukrayna'nın çok yıkıcı saldırısı sonrası savaşın sona ermesi ihtimalinden uzaklaşma eğilimi görülüyor.

Üstelik bu son saldırı tam da İstanbul görüşmelerinden önce gerçekleştiriliyor.

Burada iki senaryo akıllara geliyor: Birincisi, savaşın devam etmesini isteyen başta İngiltere olmak üzere, bazı güçlerin devreye girip ateşkes sürecini sabote etmesi...

İkincisi ise, kendi itibarı, vaatleri, liderlik karizması zarar görmüş; narsistik özellikleri nedeniyle Putin'e had bildirmek isteyen Trump'ın Putin'in burnunu sürtmek istemesi ve onun bilgisi dahilinde Ukrayna saldırılarının gerçekleştirilmiş olması...

Bu iki senaryodan biri veya her ikisi birden doğru olabilir. Neticede her iki senaryoda da süreç ateşkesten uzaklaşma eğilimi gösteriyor. Buna kendisini "Çar" gören Putin'in Ukrayna'dan daha fazla şey koparma isteği de eklendiğinde süreç daha da zor bir aşamaya giriyor.