ABD'de Demokrasi Tiyatrosu

Soğuk savaşın ilk ve en gergin yıllarında kaleme aldığı "İktidar Seçkinleri" kitabıyla ünlü sosyolog C. Wright Mills ülkesi ABD'de çok tepki almıştı. C. Wright Mills, demokrasi ve özgürlükler ülkesi olarak Soğuk Savaş'ta kendisini tanımlamış ve Sovyetler'le mücadelesinde kendi meşruiyetini bu kavramlar üzerinden inşa etmiş ABD'nin ne kadar demokratik olduğunu tartışmaya açıyordu.

"Özgürlükler ve demokrasi ülkesi" olarak kendisini ideolojik ve söylemsel olarak meşrulaştırmış ABD'de aslında "halk"ın önemsiz bir nesneye indirgendiğini, esas gücün siyasi elitlerde, güvenlik bürokrasisi başta olmak üzere bürokraside, askerî kapitalizm ağırlıklı olmak üzere de büyük kapitalist şirketlerde ve finansta toplandığını anlatmaktadır Mills.

Mills'e göre halk ve kamuoyu da tüm bu güç ilişkilerinin ve seçkinler arasındaki mücadelenin dışında tutulmakta, kitle iletişim araçlarıyla gündemleri, tercihleri ve demokrasi tiyatrosundaki rolleri manipüle edilmektedir.

Capitol - Pentagon - Wall Street arasında paylaşılan bu iktidarın kendi içindeki kavgaları da karşımıza aslında aynı müesses nizamı devam ettirmek üzere fonksiyon gören ikili parti sistemini çıkarmıştır. Tüm sert polemiklere ve görüş ayrılıklarına rağmen hakim nizamı ve egemen zümreleri yerinden oynatamayan bu siyasal yapı uzun süredir devam etmektedir.

Kennedy döneminde Soğuk Savaş zemini üzerine kurulmuş müesses nizamı yerinden biraz olsun oynatmaya çalışıp Sovyetler'le yumuşamaya niyet eden Kennedy'nin başına gelenlerleri, suikastçi diye ortada dolandırdıkları kişinin de anlattıklarının da nasıl bir kurgu olduğunu ve sonrasında onun da başına gelenleri düşününce ABD'de demokrasi tiyatrosunu oynatan müesses nizamın aslında kendi iktidarının devamı için nasıl her türlü kirli yola başvurduğunu da görüyoruz.

Peki, Soğuk Savaş bitti, Sovyetler yenildi, "demokrasi ve özgürlük cephesi" galip geldi. Aradan çok yıl da geçti ve dünyada artık demokrasi sadece Batıda değil Doğuda da önemli gelişim gösterdi. Peki, ABD'de bu vesayet yapıları ortadan mı kayboldu ABD ne kadar demokratikleşti

İşte bu çerçeveden bakıldığında başkanlık döneminde defalarca engellenen, yazılı olarak verdiği Suriye'den asker çekme kararı kendi memurları tarafından uygulatılmayan, tuhaf bir seçim süreciyle başkanlığı elinden alınan, tekrar aday olamasın diye yargı organları seferber edilen ve en sonunda da bir organize istihbarat işi bir suikastten mucize eseri kurtulan Trump'ın başına gelenleri iyi okumak gerekiyor.