Edirne'den öteye geçtiğimiz zaman, kabul etmek zorunda olduğumuz bir gerçek var. Avrupalı'lar hızlı tren evrimini yakalamışken, bizim temsilcilerimiz ise buharlı tren kıvamında kalmış. Henüz ikinci dakikada yediğimiz golün şifresi budur. Alkmaar gençleri bütün halinde müthiş bir sürat ve enerjiyle hareketlenirken, bizimkiler havalı magırus ya da lokomotif kıvamında devir tutturmaya çabalıyor. Sara eğer sibop ise zerre arıza yapmayacak! Hele hele Galatasaray hücuma çıkarken. Bir hava kaçırdı, anında savunmamız pörsüdü ve golü yedik. 20. dakikadan sonra, ' tam devir tutturmaya başladık ' derken bir sibop arızası daha, alayımıza sara krizi geçirtti. Olası golü için Muslera resmen gözünü feda etti de kurtulduk ikinciyi yemekten.
Haberin DevamıDoğrusunu yaptı
İlk yarı sonlarına doğru devir tutturmaya uğraşırken, Alkmaar hem hücum hem de savunma aksiyonlarında, öyle kalabalıklaşıp alan kapatıyor ki bravo yani. Golümüzü yine Osimhen kazandırdı 1 - 1 ve devre. Savunmamıza 'bir çabuk adam iyi olur' derken, Buruk Metehan'ı kattı. İyi de yaptı. Sanchez etkiliydi, göbekte çok daha etkili oldu. Batshuayi de yerini Dayı'ya bıraktı. Bu değişim topun daha fazla Galatasaray'da kalmasına yaradı. Abdülkerim direkten döndü. Demirbay muazzam bir tehlikeyi önledi. Kim ne derse desin Alkmaar Hollanda futbol kültürü yüz akı temsilcisi. Doğru, daim koşu vedip diri tempodan zerre tavizleri yok. Osimhen uzatmada attığı golde ofsayttı, gam yok... Böylesi tempolu rakipten Afas stadyumunda 1 puan almanın da, yararı çok. Alkmaar 1 - 1 Galatasaray