17 Şubat 1959.

Yani bundan tam 66 yıl önce.

Başbakan Adnan Menderes ve yanındaki heyeti taşıyan Türk Hava Yolları'nın Sev isimli uçağı Londra Havaalanı'na yoğun sis yüzünden inemedi, yakındaki bir havaalanına yöneldi.

Ne var ki orası da yoğun sis altındaydı.

Pilot inişi denedi ama başaramadı. Uçak havaalanına birkaç yüz metre uzaklıktaki ormana büyük bir gürültüyle düştü, parçalanıp yanmaya başladı.

Kazada aralarında Basın-Yayın ve Turizm Bakanı Server Somuncuoğlu, Başbakanlık Özel Kalem Müdürü Muzaffer Ersü ve Anadolu Ajansı Genel Müdürü Şerif Arzık'ın da olduğu 14 kişi yaşamını yitirdi.

Çevredeki evlerden birinde hemşire Margaret Bailey ve eşi Tony Bailey oturuyordu. Olay yerine öncelikle gelip kurtarma çalışmalarına katılanlar arasında onlar da vardı.

Menderes yanmakta olan uçaktan çıkarılırken "İçeride arkadaşlarım var, lütfen onlara yardım edin!" diye bağırıyordu.

Bailey çifti şok geçiren ve yaraları olan Menderes'i evlerine götürdüler. Sakinleşmesi için konyak ikram ettiler. İlk yardım servislerini bir kez daha aradılar.

Çok geçmeden itfaiye ekipleri ve ambulanslar kaza yerindeydi.

Yaralılar Londra'da bir hastaneye götürülüp tedavi altına alındı.

...

Türk uçağının düşmesi ertesi gün bütün İngiliz gazetelerinin manşetindeydi. Örneğin Daily Mail "Menderes mucizesi" başlığını atmıştı. Daily Telegraf, "Menderes uçak kazasından kurtuldu" başlığıyla kazayı haberleştirmişti.

Kaza doğal olarak Türkiye'deki gazetelerde de geniş yer buldu. Bütün gazeteler kazayı tüm ayrıntıları ve fotoğraflarıyla duyurdu okuyucularına.

...

Bu kazadan 9 gün sonra Menderes ve kazada kurtulan arkadaşları uçakla İstanbul Yeşilköy Havaalanı'na geldi.

Buradaki karşılama töreni muhteşem oldu.

Binlerce kişi Menderes'i karşılamak için havaalanına akın etmişti.

Bir süre orada dinlenen Menderes daha sonra trenle Ankara'ya hareket etti.

Ankara'da da muhteşem bir karşılama töreni yapıldı.