Konfeksiyon sektörünün gelişmesiyle terzilik mesleğinde radikal bir değişim oldu.
Kırk yıllık anlı şanlı terziler bile mahalle aralarında kiraladıkları küçücük dükkânlara sığındılar ve camlarına astıkları "Her türlü tadilat yapılır" duyurularıyla müşteri beklemeye başladılar.
Büyüyen göbekleri nedeniyle pantolonlarına sığamayanlara cüzi bir ücret karşılığı "genişletme" hizmeti veriyorlar örneğin.
Bluzunun yakasını değiştirmek isteyen, montunun boyunu uzun bulan, eteğinin fermuarı bozulan da eski terzi yeni tadilatçı esnafın müşteri profili içinde yer alıyor.
Tadilat sadece konfeksiyon kurbanı terzilerin sarıldıkları bir uğraş değil ne yazık ki.
Devletin hemen her kurumunda tadilat adeta bir alışkanlık haline geldi.
İşte yürürlükteki Anayasa defalarca tadilata uğradı ama yetmemiş olmalı ki yeni bir tadilat gündemde.
İnfaz sistemi de sık sık değiştirilir. Son günlerde terörle mücadele denilerek bir tadilat daha yapılması tartışılıyor.
İmar Kanunu'nda tadilat yapmaya da doyulamıyor bir türlü.
Trafik Kanunu'nda kaç tadilat yapıldığını işin uzmanları bile zor bilir herhalde.
Tarım Kanunu'nda aynı şey
Çevre Kanunu'nda aynı şey
Vergi Kanunlarında aynı şey
Üstümüze şöyle dört dörtlük uyacak, argo deyimle cuk oturacak bir sistemi ne zaman bulacak, anlı şanlı kurumları tadilat terzilerine benzemekten ne zaman kurtaracağız dersiniz