İzmir'de su kesintisi başladı.
İstanbul ve Ankara'da barajlarda su seviyesi giderek düşüyor.
Diğer kentler de çok farklı değil.
Böyle giderse yakında birçok ilde su kesintileri kaçınılmaz olacak.
Geldiğimiz noktada suçu iklim değişikliğine atarak, "Pek çok ülke bizim gibi sıcaktan kavruluyor, bunun sonucunda su sıkıntısı yaşanıyor" mazeretine sığınmak işin kolayına kaçmaktır.
Doğru yaklaşım, "Şimdi ne yapabiliriz" sorusuna yanıt aramak, akılcı çözümler üreterek bunları vakit kaybetmeden uygulamaktan geçer.
***
Dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok.
Bilim insanlarımız, susuzluğa çare olabilecek önerilerini yazdıkları raporlarla onlarca kez ortaya koydular şimdiye kadar.
Bir de biz hatırlatalım o önerileri:
1) Su, dörtte üçten fazlasının kullanıldığı tarımda büyük kayıplar yaşıyor. Bunu önlemek için atılacak ilk adım suyun baraj ve göletlerden tarımsal alanlara açık kanallar yoluyla gitmesini önlemek, naklin borular yoluyla yapılmasını sağlamaktır.
2) Tarımsal sulamada salma yöntemi çok kullanılıyor. Yani kanallarla gelen su doğrudan tarımsal alana bırakılıyor. Suyun ölçüsüz kullanılması sonucunu doğuran bu yöntem terk edilmelidir.
3) Yaygın boru ağıyla her bitkiye ihtiyacı kadar su verilmesini sağlayan damla yöntemi yaygınlaştırılmalıdır. Yağmurlama yöntemi de önemli su tasarrufu sağlayabilir.
4) Su sıkıntısı çekilen bölgelerde pamuk gibi suya çok ihtiyaç duyan bitkilerin yerine az suyla yetinen domates, patates, mısır, arpa, fasulye ve elma yetiştirilmesine öncelik verilmelidir.
5) Baraj ve göletlerde buharlaşma yoluyla su kaybı çok fazladır. Bu yerlerin derinliğini artırmak suyun buharlaşarak kaybedilmesini önemli ölçüde azaltabilir.
6) Deniz suyunun filtreleme yoluyla kullanma suyu olarak değerlendirilmesinin mümkün olduğu unutulmamalıdır. Deniz suyu tatil yörelerindeki havuzların doldurulmasında da işe yarayabilir.
7) Yağmur sularından neredeyse hiç yararlanılamıyor. Oysa apartman ve işyerlerinin çatılarına yaptırılacak depolar ve oluşturulacak yapay göletler vasıtasıyla bu suların toplanıp kullanımının yolu açılabilir.
8) Kentlerde altyapıya ağırlık verilmesiyle suların bir bölümünün konut ve işyerlerine ulaşmadan kaybolmasının önüne geçilebilir.
9) Mutfaklarda ve banyolarda düşük akışlı musluk ve duş başlıklarının kullanılması suyun gereksiz tüketimini önlemede yardımcı olabilir.
10) Suyun değerli olduğu, gereksiz yere harcanmaması gerektiği konusunda toplum bilinçlendirilmelidir. Okullarda bu konuya özel ağırlık verilmelidir.
...
Sonuç olarak diyeceğim şu:
Büyük sorunların da çaresi vardır.