Zohran Mamdani'nin New York Belediye Başkanı seçilmesi dünya gündeminin birinci sırasına oturdu.

34 yaşındaki Uganda doğumlu Mamdani yüzde ellinin üzerinde oy alarak şehrin ilk Müslüman belediye başkanı oldu. Bu özellikleri çok önemli olmakla birlikte Mamdani'nin asıl çarpıcı yönü İsrail'i soykırımcı olarak nitelemesi, Filistin ve Gazze'ye destek verdiğini açıklamasıydı. Bu yüzden İsrail'in ve Siyonist lobinin hedef tahtası haline gelen Mamdani'nin buna rağmen seçimi kazanması büyük bir zafer olarak değerlendirilmelidir.

ABD Başkanı Trump'ın açıkça "komünist" diye suçladığı Mamdani, kendisini sosyalist olarak tanımlıyor. New York'ta konut fiyatları, asgari ücret, toplu taşımanın ücretsiz olması ve çocuk yardımı gibi konuları zenginlere vergi artışı getirerek çözeceğini söylüyor.

ABD siyasetinde bir dönüm noktası olacağı tahmin edilen bu seçimler, Başkan Trump ile katil soykırımcı Netenyahu'yu epeyce zorlayacak gibi görünüyor. Kanun olarak imkan bulamasa da "Soykırımcı Netenyahu'nun New York'a gelmesi halinde tutuklatacağını" söylemesi, Siyonistlere büyük bir darbe oldu. Bu yüzden hemen onu "antisemitik" yaftasıyla suçlamaya başladılar. Fakat güçlü Siyonist lobinin bu kara propagandasının hiçbir işe yaramadığı ve Mamdani'nin New York'taki Yahudilerden bile oy aldığı belirtiliyor.

Önümüzdeki aylarda daha büyük yankıları olacağı tahmin edilen bu çok önemli seçimin, Gazze'de yaşanan soykırımla bir ilgisi olabilir mi

Mamdani'nin seçimi kazanmasında etkili olan sebeplere bakılınca bu olayı doğrudan Gazze'deki soykırıma bağlamak doğru olmayabilir. Fakat her olayın perde arkasında cereyan eden İlahi hikmetin sırlarına nazar ettiğimizde farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Aksa Tufanı'nın birinci yılında şöyle bir yorum yapmıştım:

"Siyonist katil sürüsünün vicdanı öylesine tefessüh etmiş ki, okul, cami, kilise, hastane ayrımı yapmaksızın bütün binaları yok edip, içinde hiç bir canlı bırakmayacak şekilde davranıyorlar. Bu tam manasıyla bir cinnet halidir. İnşaallah bu cinnet onların tez zamanda sonlarını getirecektir. La'netullahi alez-zalimin.

Mazlumlar ve şehitler için üzülelim, dua edelim ama hiç endişe etmeyelim. Zira onların Allah katındaki mükafatları öyle büyüktür ki, hayal etmemiz dahi mümkün değildir. 70 bine yaklaşan şehidin, canını, kanını feda etmesi, İslam adına çok önemli hizmetlere vesile oldu. Bu acı olaya ilahi hikmet nazarıyla baktığımız zaman neticede Müslümanların lehine nice tecelliler olduğu açıktır.

Avrupa ve ABD'de yöneticilerin duyarsızlığına karşılık, aydınların, üniversite hoca ve öğrencilerinin, büyük halk kitlelerinin vicdanlarının sesini dinleyerek Gazze'deki katliama "dur" demeleri dünya çapında büyük bir olaydır. Müslümanlar, Siyonist katillere karşı böylesine büyük bir tepkiyi hiçbir şekilde organize edemezlerdi. Siyonizmin dünya çapındaki propaganda gücüne rağmen vicdan sahibi insanların Filistinlilere destek olması, zalimleri lanetlemesi çok önemli bir kazanımdır. Ayrıca insanların bu olay sonrasında merakla İslamiyet'i araştırması ve bir çoğunun Müslüman olması da dikkate değerdir."