Zorunlu afet sigortasında geç kalıyoruz

Tarih, 2024'ün Mart ayı. Gaziantep'te, Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde gerçekleşen DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarım Yarışması'nda konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2024'ün ikinci yarısından sonra Zorunlu Afet Sigortasını getirecekleri açıkladı.

Hemen ardından yine 2024'ün Haziran ayında Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Zorunlu Afet Sigortasını haziran sonu itibarıyla devreye alıyoruz. Depremin yanı sıra diğer doğa kaynaklı afetler de sigorta teminatına dahil
ediliyor" dedi.

2024'ün Haziran ayı geçti, yıl bitti, halen Zorunlu Afet Sigortası (ZAS) bir türlü yasalaşamadı, uygulamaya giremedi. Bırakın, 2024'ü, ZAS'a, 2023'ün başından beri çalışılıyor ve içeriği tamamen hazır. Bildiğim kadarıyla Meclis'e de gönderildi. Yani, bugün yasası çıksa -ki, öyle teferruatlı yasaya da gerek yok- iki ay içinde hemen uygulamaya girer. Bu kadar hazır, sizin anlayacağınız.

AFET SİGORTASI NEDEN ÖNEMLİ

Peki, ne olacak afet sigortası devreye girdiğinde Çok kısa anlatayım. DASK kapsamındaki zorunlu deprem sigortası yerini; deprem, sel, toprak kayması, su baskını, fırtına, dolu, orman yangını olmak üzere tüm afetleri kapsayan, yine DASK kapsamında zorunlu afet sigortasına bırakacak. Bu sayede zorunlu deprem sigortasının kapsamı dışında tutulan köy alanları ve köylerdeki konutlar, afet sigortası kapsamına alınacak. Afet sigortası ile ilgili önemli bir şey daha olacak; özellikle sel afetinde, 150 bin lira acil ihtiyaç teminatı verilecek. Konutu sel bastı, ev ve eşyalar battı; DASK hemen 150 bin lirayı ödeyecek ki, konutta yaşayanlar ilk etapta ihtiyaçlarını karşılan, evinin temizletsin, acil ihtiyaçlarını alsın. Sonrasında ne kadar hasar oluşmuşsa, DASK, o hasarı ödeyecek. Özetle afet sigortasının içeriği böyle.

Haberin Devamı

ÜLKENİN GÜNDEMİ BU MU YANİ

Eminim birileri, 'ülkenin gündemi bu mu yani, afet sigortasına gelene kadar çok daha önemli konular var' diyecektir. Doğrudur, çok daha önemli konular vardır, hep de olacaktır ama adı üzerinde, afet bu; ne zaman, nerede olacağı bilinmez ki, biz bunu hiç ummadığımız zamanda yaşadığımız 6 Şubat depremlerinde gördük.