Filistin'i tanımak neyi değiştirecek

GAZZE Şeridi'nden gelen açlıktan bir deri bir kemik kalmış Filistinli çocukların görüntüleri sonunda uluslararası vicdanı harekete geçirmeye başladı.

İsrail'in her gün bombalı saldırılarda onlarca çocuğu öldürmesine pek tınmayan taraflar bile bu acımasızlık karşısında daha fazla sessiz kalamadı.

AÇLIĞI SİLAH YAPTI

8 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail baskını sonrasında Batı, Hamas'ın bitirilmesi ve rehinelerin geri getirilmesi vaadiyle Binyamin Netanyahu hükümetinin başlattığı Gazze saldırısına neredeyse açık çek vermişti. O zamandır İsrail, Gazze Şeridi'nde taş üzerinde taş bırakmadı. Hamas'ı varoluşsal bir tehdit olarak hedefe oturtan İsrail, Filistinlilere yönelik saldırılarda her türlü kötü muameleyi mübah gördü. Açlığın silah olarak kullanılması da bunlardan biriydi. Mart ile mayıs ayı sonuna kadar İsrail neredeyse Gazze'yi boğma harekâtı başlattı. Gazze'ye ne ekmek, ne su girdi.

SOYKIRIM SUÇLAMALARI

Haberin Devamı

MAYIS sonu itibarıyla Amerika ve İsrail, Gazze İnsani Vakfı adı altında belirli noktalardaki yardım dağıtım merkezleri açarak uluslararası toplumdan gelen tepkileri bastırmak istedi. Ancak bu defa dağıtım merkezleri Filistinliler için ölüm kapanına döndü. Yüzlerce sivil yardım almaya çalışırken İsrail güçleri ve taşeronların kaos bahanesiyle açtıkları ateşte öldü. Gazze'den gelen görüntüler, hafızalardaki İkinci Dünya Savaşı'nda Nazilerin Yahudilere yönelik soykırım görüntülerini çağrıştırıyordu. Holokost'u engelleyemediği için kendilerini İsrail'e borçlu hisseden Batılı ülkelerden, hatta İsrail'in kendi kamuoyundan tepkiler büyüdü. İlk kez İsrailli iki toplum kuruluşu örgütü, Gazze'de olanların 'soykırım' olduğunu kabul etti. Gazze'de roller değişmişti, soykırım mağduru Yahudiler, soykırımla suçlanıyordu.

PEŞ PEŞE TANIMA

İSRAİL'in Gazze müdahalesi sonrasında İspanya, İrlanda, Norveç, Slovenya ve Ermenistan, Filistin'i tanıma kararı almıştı. Halihazırda Birleşmiş Milletlere üye 193 ülkeden 148'i Filistin'i devlet olarak tanıyor. Fransa hafta içi Eylül ayında Filistin'i tanıyacağını açıkladı. Önceki gün İngiltere, bazı şartlar yerine getirilmezse tanıma kervanına katılacağını duyurdu. Fransa ve İngiltere'yi Kanada ve Malta izledi. Bu tanıma kararları Filistin-İsrail arasında rafa kaldırılan iki devletli çözüm perspektifine dönülmesi yolunda baskıların artması açısından önemli adımlar.

Haberin Devamı

ÖNCELİKLE SEMBOLİK

MALUM eski ABD Başkanı Bill Clinton döneminde 1993 yılında Oslo süreci çerçevesinde dönemin İsrail Başbakanı Yitzak Rabin ile FKÖ lideri Yaser Arafat iki devletli bir çözüm için el sıkışmıştı. Ancak iki taraftan da aşırılıkçılar bu uzlaşmaya izin vermedi. Rabin, aşırı dinci bir Yahudi'nin saldırısında öldü. İsrail'in varlığını reddedip saldırıları sürdüren Hamas, Gazze'de yönetimi ele geçirirken Filistin toprakları da siyasi birliği de bölündü. Gazze'de İslamcı Hamas, Batı Şeria'da ise FKÖ'nün uzantısı sol eğilimli El Fetih iktidarı sürdü. Barış görüşmeleri akamete uğrarken bu durum da en çok İsrail'in işine geldi. 7 Ekim saldırıları İsrail'e 2005 yılında çekildiği Gazze'ye dönmek için önemli bir koz verdi. Batı Şeria'da ise aşırı milliyetçilerin körüklediği Yahudi gençler, Filistinlileri terörize ederek sistematik bir şekilde evlerine yurtlarına el koymaya başladı.