'Trump barışı'!
Başkan Trump'ın Körfez ülkelerine ziyareti, Ortadoğu, Türkiye ve dünya politikalarında muğlak alanlara ışık tutuyor
'Haraç kesen, silah satan', saçma sapan açıklamalar yapan bir ABD lideri profili çizen yayın ve yorumlar, bütün gerçeği yansıtmıyor
1. Suudi Arabistan'la başlayan ziyaretin siyasi anlamlarından birisi, bölge dengelerinde artık Riyad'ın daha öncü rol oynayacağıdır. Artı, Veliaht Prens'in Kral olması da artık garanti altındadır ve geçmişten kalan, Biden hatta ilk Trump döneminin Saray entrikaları riski ortadan kalkmıştır. (Kaşıkçı vakasını da anımsayalım.) 2. Ortadoğu'daki çatışmaları tasfiye etme, bölgeyi 'düzenleme', kimilerine göre 'hazırlama', Trump'ın 'master planı' olarak belirginleşti3. Buna Suriye haydi haydi dahil. PKKYPG ve Netanyahu da öyle. "İsrail" demiyoruz, çünkü bu ülkenin ABD angajmanının bambaşka olduğunu biliyoruz4. İran da aynı sepettedir. ABD-İran uzlaşısının yaklaştığına dair güçlü ve taze emareler var. Kimi uzmanlar tarihi boyutuyla ayrı sembolizm içerecek, Amerika'nın Tahran büyükelçiliğinin açılabileceğini dahi yazıyorlar
5. Trump; "İran'la bir anlaşma yapmak istiyorum. Eğer bunu sağlayabilirsem, bölge ve dünya daha güvenli bir yer haline gelecek. Bu beni mutlu eder. İran'a daha iyi ve umut dolu gelecek için yeni yol önermek istiyorum. Geçmişteki çatışmaları sona erdirmeye, daha iyi ve istikrarlı bir dünya için yeni ortaklıklar kurmaya hazırım. Ben pek çok insanın düşündüğünden farklıyım. Daimi düşmanlardan hoşlanmıyorum."
6. Trump'ın, Husiler, Hamas, Suriye Devlet Başkanı el Şara ve geçmişi ile iş birlikleri, İran'la normalleşme çabaları, bölgede ABD'nin şimdiye kadarkitarihi 'kırmızı çizgilerini' silmeye giriştiğini gösteriyor. Bu başlı başına iştir ve yaratacağı etki geniş alanda stratejik dönüşüm vadediyor7. Söyleyebiliriz ki; ABD'nin uzun on yıllar boyunca bölgedeki bu yapıları üreterek, teşvik edip besleyerek, üzerlerinden oyunlar kurarak, ülkelerin doğal düzenleriyle oynamayönlendirmeistikrarlarını bozma planlarını umursamıyor!
8. Türkiye bu yaklaşımda, Riyad kadar hatta bazı konularda onun da önüne geçen pozisyon tutuyor. Bu, Washington için 'biçilmiş kaftandır'! Artık bunu anlıyoruz
9. Çin bile bu bağlama entegre edilebilir. ABD'nin, Hindistan-Pakistan krizini çözme biçimihızı da aynı panoramaya dahildir10. Trump; "Birkaç gün önce, Hindistan ve Pakistan arasında tırmanan şiddeti durdurmak için tarihi bir ateşkese aracılık ettim. Bunu yapmak için de ticareti kullandım. Dedim ki, 'arkadaşlar, nükleer füzeleri yarıştırmayalım, ürünlerimizi takas edelim'. Ve savaş durdu"
11. Rusya ve Çin'in menfaatlerini ezmeden paylaştırarak, bir "World Co." inşası aranıyor12. Tamam, nihai hedef, yeni organizasyon şemasından "büyük para" yürütmektir. Trump, "düzenleme ve iyileştirmenin, barışın" hepsinden aslan payı istiyor. Karşılığında seleflerinin bıraktığı pisliği temizlemeyi vadediyor. Bir tür, "pax-Trumpa" diyebiliriz13. Eski güvenlik, enerji, finans kabullerini değiştirerek, daha doğrusu bu alanlardaki değişime şekil vererek, herkesi bağlayacak ekonomi arayışı belirginleşiyor
14. Öne çıkan krizleri çözmek için veya kritik ülkelere atadığı "özel temsilcilerin, büyükelçilerin" kariyerlerine bakıldığında dahi bunu görmek mümkün.
15. Trump'ın önündeki engel "zaman". İkinci ve son dönemi olması, onun da Kongre ara seçimleri, sonrasında gelecek Başkanlık seçimleriyle bir yılını götüreceği hesaplandığında acelesi anlaşılıyor
16. Trump, kalan zamanda, özellikle de sona doğru saçmalamazsa "en faydalı faşist" olarak tarihte yerini alabilir
17. Türkiye özelinde bir seri kapı hızla açıldığı gibi, diğer oyuncuları da Trump'ın Ankara politikalarına katılmak yönünde kendiliğinden özendiriyor