Silahlar yanarken
PKK'nın silah yakması, 'teslimdir'. Beyaz bayrağı çeken sadece onlar değil. Masada tutunmaya çalışsalar da ABD, İsrail, Avrupa, Rusya'nın; hedefi Türkiye olan yaklaşık yarım yüzyıllık saldırılarının, içerideki unsurlarının da kıçlarına bakarak süngülerini düşürdüğü andır
Zafer kutlamalarını şimdiden yapmak isteyenlerin ruh halini anlayabiliriz. 'Erken' bulup, temkin tavsiye edenlere de hak verebiliriz. Hiç mesele değil. Ama rehavet ve zafiyete kapı açmadan. Bu konuda da gururluyuz. Dünyanın en kapsamlı terör örgütünü kanımızla olduğu kadar aklımızla yendik. Şimdi işi sonuna kadar götürebileceğimizi de göstermeliyiz. Türkiye içinde terör bittiğinde, 'aslında bitmediğini' nasıl bilip devam ettiysek, şimdi de bitmediğini görmeliyiz. Tabii ciddi bir farkla! Bitmeyen terör değil. Terörsüz ülke ve bölgede Türkiye'nin nenasıl olması gerektiğidirSoykırımcı Netanyahu'nun 7 ay içinde üçüncü Washington ziyareti, Ortadoğu gündeminin en önemlisi. Sadece Beyaz Saray'ı değil Savunma Bakanlığı'nı da ziyaret etti ve Trump'ın, 'Netanyahu'ya sert davranacağım' sözüne bakıp-bakmamak size ait ama Gazze'de ateşkesin yaklaştığı yönündeki iklim sürüyor
İran Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan'ın ABD'li gazeteci Tucker Carlson'a verdiği röportajın zamanlaması da aynıydı. İsrail'i ağzından düşürmeden savaşın devam etmesini istemediklerini söyledi. Amerika'ya hiç bulaşmadı. Anlamı, İran'ın da ABD'yle bir müzakere ve uzlaşı sürecine kapı açtığıdırTahran-Washington buluşması başlı başına önemli olmakla beraber, nükleer silah ve Uranyum zenginleştirme dosyası hâlâ açık. Rusya'nın, "Uranyum'un işletilmesinde yardımcı olmaya hazırız" teklifi, Moskova'nın arabuluculuktan fazla rolü bulunduğunu gösteriyor. İsrail'in de Tahran'a söyleyecek fazla sözü kalmadı; çünkü Netanyahu ne zaman ağzını açsa, Trump, "nükleer altyapısını yok ettik işte, daha ne" diye kapatıyor. Ama Tel Aviv başka bir şey söylüyor; "Barış çemberi hayal ettiğimizden geniş olabilir". Çember, İbrahim AnlaşmalarıdırAzerbaycan-Rusya gerginliğine çarşamba göz atmıştık. Aynı dolgunlukta olmasa da sürüyor. Ukrayna istihbaratının yayınladığı yeni bir belgeye göre Rusya, Ermenistan'daki askerî üslerine asker yığıyor. Anlamı, Kafkasya ve Zengezur dengeleridir. Tabii ki haber Bakü tarafından hemen yalanlandı. "Bu meseleden Ukrayna'ya ne" sorusunu düşünmeliyizUkrayna demişken; yukarıdaki örnek Ortadoğu-Hazar-Karadeniz-Ukrayna'nın birbirinden bağımsız olmadığını bir daha ispatlıyor ama Trump'ın Kiev yönetimine "savunma" silahları vereceğine dair sözleri cephede yeni bir dalgalanma yarattı. Ruslar, "Trump istikrarsız davranıyor" derken, ABD'nin Avrupa'ya silah satacağı, onların da Ukrayna'ya vereceklerine dair haberler yayılıyor. Fakat mesele bu da değil; Ukrayna cephesini takip ilk günlerin heyecanını yitirdiğinden, Rusya'nın seri toprak kazanımlarına dikkat kesilemiyoruz. Trump'ın çıkışı bununla ilgili
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'la Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in Pakistan'a yaptığı ziyaret de önemliydi. Hindistan, Azerbaycan, İran, Afganistan ve Çin kadar, Körfez ülkeleri ve ABD de gözlerini ayırmadı İslamabad'dan
Ankara-İslamabad-Bakü ilişkileri her zaman iyidir ama bu sefer daha bir parlak duruyor. Bakan Fidan'ın, "son derece stratejik" olarak tarif ettiği konu başlıkları içinde "savunma ve enerji girişimleri" başı çekiyorBiraz altta, Abu Dabi'de, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Paşinyan bir araya geldiler. Konu yine Barış anlaşması ama hem Bakü'nün hem Erivan'ın uğraşmak zorunda olduğu sorunlar var. Barış ilerledikçe sağda soldan daha çok sızlanma duyuluyor. Sızlanmakla da kalmıyorlar!..
Daha uzakta, Libya'da da ilginç gelişmeler var; ülkenin doğusunu kontrol altında tutan Hafter yönetimi, Yunanistan, İtalya ve Malta'dan gelen bakanlar ile AB Göç Komiseri'ni, uçaktan indirmeden geldikleri yere postaladı. Bu ters-yüz, Hafter politikalarında dramatik bir dönüşe işaret etmese de-çünkü, önce Trablus'a gittiler diye kızdı-Batı yönetiminin Türkiye ile imzaladığı deniz yetki anlaşmasına katılabileceği haberlerinin ardından geldi